Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16939 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 15532 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE YIKIMYanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 29.11.2013 Cuma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı ... vk. Avukat, üçüncü şahıs ... vekili Avukat gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 10623 ada 4 nolu imar parselinin davacı adına, aynı ada 3 nolu imar parselinin ise davalı adına olduğu kayden sabittir.Davacı, davalının komşu parsele yapmış olduğu muhtesatların taşkın olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece taşkınlığın imar uygulamas?? ile oluştuğu saptanarak kaim bedel ödenmek suretiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne karar verilmiştir.Ne var ki; eksiği tamamlatılmak suretiyle getirtilen belgelerden, yargılama sırasında ... Belediyesi ... 18.4.2012 tarih 1226 sayılı kararı ile yeni bir imar uygulaması yapılarak çekişmeye konu önceki imar parsellerinin kapatıldığı, yeni mülkiyet durumunun oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, önceki uygulama ile oluşan parsellerin yeni bir imar uygulaması nedeniyle hukuksal varlığını yitirdiği dikkate alınmaksızın bu kayıt esas alınmak suretiyle sonuca gidilmesinin doğru olduğu söylenemez.Hâl böyle olunca; mahkemece, kesinleştiği anlaşılan 2. imar uygulaması ile oluşan kayıtların ve bunlara ait krokilerin ... kadastral yöntemlere uygun biçimde uygulanması, çekişmeli bölümlerin hangi imar parseli üzerinde kaldığının ve bu imar parsellerinin kimlere ait olduğunun açıklığa kavuşturulması, dava dışı kayıt malikinin varlığının tespiti halinde davanın tüm kayıt maliklerine yöneltilmesi gerektiğinin düşünülmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edenler vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 29.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.