Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1671 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13665 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ: SARIKAYA SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 15/06/2012NUMARASI: 2011/261-2012/163Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacıya ait 73 parsel sayılı taşınmaza tespit dosyası ile belirlenen alana davalılar tarafından yapılan elatmanın önlenmesine, dava konusu 95 parsel sayılı taşınmazın ise davacıya ait olmadığı, davacının dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.Hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının davadan önce Sarıkaya Asliye Hukuku Mahkemesinin 2011/24 sayılı değişik iş dosyası ile müdahalenin tespitinin yapılmasını talep ettiği ve tespit sonrası alınan 02.08.2011 tarihli bilirkişi rapor ve eki krokisinin taraflara tebliğ edilmediği görülmektedir. Delil tespitinin karşı tarafın yokluğunda yapılmış olması halinde, mahkemece delil tespit tutanağının ve varsa bilirkişi raporunun, davalının huzurunda yapılmış olsa dahi alınan bilirkişi raporunun bir suretinin derhal karşı tarafa tebliğ edilmesi zorunludur. ( 6100 sayılı HMK'nın 402, 403 m.) Bu aynı zamanda hukuki dinlenme hakkının bir gereğidir. (HMK'nin 27. Bu durumda anılan tespitin taraflar yönünden delil olarak değerlendirilmesi usul açısından mümkün değildir.O halde; Mahkemece yapılacak iş; yerinde keşif yapılarak, kadastral yöntemlere uygun biçimde tapu fen memuru ya da harita mühendisi sıfatına haiz uzman bilirkişiler aracılığı ile ölçüm yaptırması, delillerin birlikte değerlendirilerek sonucu göre bir karar verilmesinden ibarettir.Hal böyle olunca; yukarıda değinildiği üzere uygulama yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davalıyı bağlamayan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.