MAHKEMESİ: ADANA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 01/04/2010NUMARASI: 2008/314-2010/231Taraflar arasında görülen davada;Davacı Hazine, ihdasen adına kaydedilen 1239(267) parsel sayılı taşınmazın davalılar Seyhan ve Adana Büyükşehir Belediyelerinin yaptığı imar uygulamaları sonucu .. ada .. nolu parsele gittiğini, imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve kök parsele dönülmesi aksi halde tazminat isteklerinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, çekişmeli taşınmazların imar şuyulandırma işlemlerinin idari yargı yerinde iptal edildiği, oluşan imar parsellerinin hukuki dayanaktan yoksun hale geldikleri, kadastral mülkiyet durumunun ihyası gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, imar öncesi durumun ihyası, olmazsa tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu taşınmazın tescilsiz alandan ihdasen Hazine adına tescil edilği ve davalı Seyhan Belediyesince başka bir çok parselle birlikte ... nolu imar düzenlemesine tabi tutulduğu, bu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiği, bilahare davalı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan 37-11 etap imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edildiği, imarla oluşan çekişmeli parsellerden bazılarının yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içinde kalması üzerine, anılan Belediyenin de davaya dahil edildiği görülmektedir.Davacı Hazine, eldeki davada çekişmeli taşınmazların kayıtlarının dayanaksız hale geldiğini belirterek imar öncesi duruma dönülmesini ve ihdasen oluşan parselin yeniden adına tescilini, olmadığı takdirde zararının tazminini istemiştir.Mahkemece, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemlerin idari yargı yerinde iptal edilmeleriyle kayıtların dayanaksız kaldığı ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ancak, ihyasına karar verilen 1239(267) sayılı kök parselin bilirkişi krokisinde (B) harfiyle gösterilen kısmı imar planında park-orman alanında kalsa dahi, imar işlemlerinin İdari Yargıda iptal edilmeleriyle, bu işlemlerin kapsadığı tüm uygulamaların iptal edilmiş sayılacağı gözetilmeksizin taşınmazın tamamen ihyası yerine kısmen ihyasına karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan, mahkeme kararının infaz edilebilmesi için son imar düzenlemesi ile oluşan ve ihdas parselinin kapsamı içerisinde kalan imar parsel kayıtlarının iptaline de karar verilmesi gerekirken, sadece ihdas parselinin ihyasına karar verilmekle yetinilmesi doğru değildir. Davacı Hazinenin bu yönlere değinen temyiz itirazlar yerindedir. Kabulü ile (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.2.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.