MAHKEMESİ : ANKARA 6. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 03/06/2013NUMARASI : 2013/197-2013/631Yanlar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, 7528 ada 17 parsel sayılı taşınmazın paydaş maliki "A.S. B." nin ana adının P.olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.Hükmü, Tapu Müdürlüğü temyiz etmiştir.Davacı, Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan 2011/1537 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasında verilen yetki belgesine dayanarak dava konusu 7528 ada 17 parsel sayılı taşınmazda "A.S. B." nin ana adının "P." olarak yanlış yazıldığını ileri sürerek, ana adının nüfus kaydına uygun "P." olarak yazılmasına karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Bilindiği üzere, "Mülkiyet Hakkının Tescili" başlıklı 22.07.2013 tarihli ve 2013/5150 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Tapu Sicil Tüzüğü'nün 28. (18.05.1994 tarihli ve 94/5623 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Tapu Sicil Tüzüğü'nün 25.) maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler; malikin adı, soyadı, baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarası olarak belirlenmiştir. Görülüyor ki; bunların arasında malikin ana adı yer almamıştır. Dolayısıyla, tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet, tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa, bu hata 2013 tarihli Tapu Sicil Tüzüğü'nün 75. (1994 tarihli Tapu Sicil Tüzüğü'nün 87.) maddesi uyarınca, ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki koşullar araştırılarak, idarece düzeltilmelidir. Bu durumda mahkemece tapu kayıt malikinin ana adının düzeltilmesine karar verilmesi doğru değildir. Ancak gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak tapu kayıt maliki ile "P.. oğlu A.. S.. B.." nin aynı şahıs olduğu yönünde tam bir kanaat oluştuğu taktirde "çoğun içerisinde az da vardır." kuralı gereğince davanın tespit davası olarak değerlendirilerek aynı şahıs olduklarının tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalı Tapu Müdürlüğünün temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.