MAHKEMESİ : GÖLHİSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/11/2013NUMARASI : 2011/98-2013/291Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ....raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava; tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vasisi; Gölhisar Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.10.2009 tarih 2009/129 esas, 2009/244 karar sayılı ilamı ile bir kısım rahatsızlıkları bulunan eşi Eşref .'ın vasisi olarak atandığını ve kararın kesinleştiğini, bu nedenle hukuki işlem yapma ehliyeti bulunmayan eşi adına kayıtlı 761, 764, 765, 766 parsel numaralı taşınmazların bir kısım paylarını 2010 yılı Mart ayında L.. Y..'a satış suretiyle devrettiğini, L.. Y..'ın eşinin kısıtlı olduğunu bildiğini, ancak O'nun bu durumundan faydalandığını, vasisi bulunduğu eşine de hiçbir ödeme yapmadığını, bu şekilde kötü niyetli davrandığını, söz konusu devir işlemlerinin hukuken geçersiz olduğunu ileri sürerek devredilen payların tapularının iptali ile vasisi bulunduğu eşi Eşref ..adına tescili isteğiyle eldeki davayı açmış;davalı L.. Y.. ise davayı kabul etmediğini, devir işlemleri sırasında davacının da eşi Eşref .'ın yanında hazır bulunduğunu, ancak eşinin kısıtlı olduğunu söylemediğini, E..E..n kısıtlı olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, tapu dairesinde bu resmi işlemler yapılırken devreden Eşref E..a devirden kaynaklanan bir alacağının bulunup bulunmadığının görevlilerce sorulduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Dosya içeriği ve toplanan tüm delillerden;davacı Eşref 'in eşi Bahriye'nin 29.04.2009 tarihinde vasi tayini için dava açtığı,Gölhisar Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/129 E-244 Karar sayılı ilamı ile mahkemece 05.10.2009 tarihinde Eşref'in TMK.nın 405.maddesi gereğince kısıtlanmasına eşi Bahriye'nin vasi olarak atanmasına karar verilip kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği;daha sonra Eşref'in, 18.03.2010 tarihinde vesayet makamından izin alınmaksızın adına kayıtlı 761,764,765 ve 766 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını davalı Lütfü ..a satış süretiyle temlik ettiği sabittir.Hemen belirtmek gerekir ki; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 451. maddesinde ''Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi, vasinin açık veya örtülü izni veya sonraki onamasıyla yükümlülük altına girebilir veya bir haktan vazgeçebilir.'' düzenlemesine yer verildiği gibi aynı yasanın 462/1. maddesinde de ''Taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir aynî hakkın kurulması...'' hallerinde vesayet makamının izninin gerekli olduğu hüküm altına alınmıştır..721 sayılı Türk Medeni Kanununun 444. maddesinde de vesayet altındaki kişinin taşınmazlarının ne şekilde satılacağı düzenleme altına alınmış olup, hükümde ''Taşınmazların satışı, vesayet makamının talimatı uyarınca ve ancak vesayet altındaki kişinin menfaati gerekli kıldığı hallerde mümkündür. Satış, vesayet makamının bu iş için görevlendireceği bir kişi tarafından vasi de hazır olduğu halde açık artırmayla yapılır ve ihale vesayet makamının onamasıyla tamam olur; onamaya ilişkin kararın ihale gününden başlayarak on gün içinde verilmesi gerekir Ancak denetim makamı, istisnai olarak özel durumları, taşınmazın niteliğini veya değerinin azlığını göz önüne alarak pazarlıkla satışa da karar verebilir.'' denilmiştir.Somut olayda ise, kısıtlı Eşref'in halen vesayet altında olduğu ve taşınmazlardaki paylarını vesayet altında iken mahkemeden izin almaksızın tapuda bizzat yaptığı işlemle devrettiği sabittir. Yukarıda açıklanan yasa hükümleri karşısında vesayet makamından izin alınmadan yapılan taşınmaz satışına geçerlilik tanıma olanağı bulunmamaktadır.O halde; mahkemece davanın kabulü gerekirken, yazılı olduğu üzere reddine karar verilmiş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.