Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 162 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 11082 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: MİLAS 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 02/04/2008NUMARASI: 2007/185-2008/89Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, dava konusu 932 parsel sayılı taşınmazın 7 yıldan bu yana kiracısı olduğunu ve kullandığını, ancak taşınmazın davalı A.Ü. talimatıyla V.A.tarafından sürülerek el atıldığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı A.Ü.karşı davasında, paydaşı olduğu 932 parsel sayılı taşınmaza davacı A..İ.n haksız olarak elattığını belirterek elatmanın önlenmesi ve tazminat istemlerinde bulunmuştur. Davalı V.A.taşınmazı davalı-karşı davacı A.Üs.n talimatıyla ücret karşılığında sürdüğünü savunmuştur. Mahkemece, asıl davanın kabulü ile davalıların elatmasının önlenmesine, tazminat isteminin reddine, birleşen 2002/548 esas sayılı davanın reddine dair verilen karar, Dairece; "Davacı A.İ.taşınmazı davacıdan kiraladığını belirtmişse de; geçerli bir kira bağıtının varlığı kanıtlanmış değildir. Kaldı ki taşınmaz Türk Medeni Kanununun 688. vd. maddelerinde öngörüldüğü üzere paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup, geçerli bir kira sözleşmesinin varlığından söz edebilmek için aynı yasanın 691. maddesi uyarınca sözleşmede pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması gereklidir. Oysa kiralama şeklindeki savunmaya yasal düzenleme karşısında geçerlilik tanıma olanağı yoktur. Bu belirlemeye göre asıl davacı A.İ.'ın temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine, Hal böyle olunca, kayda üstünlük tanımak suretiyle birleşen elatmanın önlenmesi davasının, belirlenecek ecrimisil de gözetilmek suretiyle kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece uyma kararı verilen bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davalı (karşı davacı) Ali Üsküdar tarafından açılan el atmanın önlenmesi davasının kabulüne, tazminat isteminin kısmen kabulüne, asıl davanın reddine, davalı Veli Akyol hakkında verilen kararın kesinleşmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, davacı (karşı davalı) tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .aporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava ve birleşen dava elatmanın önlenmesi ve tazminat istemli olarak açılmış ve hüküm davacı (karşı davalı) A. İ. mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir. Asıl davanın davalısı ve birleşen davanın davacısı A.Ü., niza konusu taşınmazda paydaş olup, davacı (karşı davalı) A. İ.ın kayıttan veya kira sözleşmesinden kaynaklanan bir hakkı bulunmadığından açtığı asıl davanın reddine, aleyhine açılan elatmanın önlenmesi ve tazminat davasının (kısmen) kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından A.İ. mirasçılarının aşağıdaki bozma nedeni dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Gerek davacı A.İ.'ın açmış olduğu ve gerekse davalı A.tarafından A.İ..aleyhine açılan davada dava dilekçesinde belirtilen değer üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bozma kararından önce harcı tamamlanmayan ve keşfen belirlenen değer üzerinden davalı-karşı davacı A.yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlere hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.01.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.