Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15990 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 13779 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ: GÖLBAŞI(ANKARA) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 02/11/2011NUMARASI: 2003/976-2011/864Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar ve asli müdahil Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil isteğine ilişkin olup, yargılama sırasında Hazine davaya müdahil olmuştur. Mahkemece, kayıt maliki davalının iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 655 parsel sayılı taşınmazın 21.12.1953 tarihinde kadastro ile ölü olduğu belirtilerek V.oğlu K.adına tescil edildiği, 06.11.2000 tarihinde malikin A. V.olarak tashih edildiği, aynı tarihte dava dışı kişiler adına intikalinden sonra, 23.11.2000 tarihinde davalılardan N.K.’a, onun tarafından da 13.12.2000 tarihinde davalı A. F.’a satış suretiyle temlik edildiği, davacıların çekişme konusu taşınmazda yapılan isim tashihi ve intikale dayanak veraset ilamları ve belgelerin sahte olduğu, davacıların taşınmazların kendi miras bırakanlarına ait olduğu iddiası ile eldeki davayı açtıkları, yargılama sırasında Hazine’nin tespit malikinin mirasçısız öldüğü ve taşınmazın Hazine adına tescili gerektiği iddiası ile davaya müdahil olduğu, çekişme konusu taşınmazın tashih, intikal ve temlik işlemlerine dayanak belgelerin sahteliği ile ilgili olarak Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesine açılan 2002/114 (Bozmadan sonra 2009/226E.) sayılı davanın mahkumiyetle sonuçlandığı ve temyiz aşamasında olduğu, öte yandan Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/2046 E. sayılı davasında hasımlı olarak veraset ilamı davası açıldığı anlaşılmaktadır. Açıklanan somut olgular değerlendirildiğinde, ceza mahkemesinin vereceği kararın eldeki davanın sonucunu etkileyeceği açıktır.Hal böyle olunca, öncelikle ceza mahkemesinde görülen davanın kesinleşmesinin beklenmesi, sahtecilik olgusunun sabit olması halinde davacılar tarafından açılan ve müdahil Hazine’nin de taraf olduğu anlaşılan hasımlı veraset ilamı davasının sonucunun beklenmesi, kayıt malikinin gerçek mirasçı veya mirasçılarının tespitinin ardından davalı 2. el konumunda olduğundan, ceza davası içeriği, kayıt maliki davalının yargılama aşamasındaki beyanları ve tüm deliller gözetilmek suretiyle iktisabının iyiniyetli olup olmadığının değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken, anılan hususlar gözardı edilerek neticeye gidilmiş olması doğru değildir.Davacılar ve müdahil Hazine’nin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.