MAHKEMESİ : ESPİYE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/12/2011NUMARASI : 2009/41-2011/523Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı M. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, tetkik hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp, düşünüldü; Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan tüm delillerden; davacının annesi olan miras bırakan M.E.'ün 3/8 hisse oranında maliki olduğu dava konusu 215 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, fen bilirkişisinin 21/10/2011 tarihli raporunda gösterilen 142,48 m²'lik bölümüne, davalı M..'in kayıttan ve mülkiyetten kaynaklı bir hakkı olmaksızın "tel kazık" çekmek suretiyle işgal ettiği saptanarak elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Davalı M..'in tüm temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;Bilindiği üzere; taraflar arasındaki çekişme hangi hususa ilişkin ise; taleple bağlı kalınarak çekişmenin giderilmesi asıldır. Anılan bu kural, 6100 sayılı HMK.'nun 26. (1086 sayılı HMK.'nun 74.) maddesindeki ''Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.'' hükmünün bir gereğidir.Ayrıca 6100 sayılı HMK.'nun 297/2. (1086 sayılı HUMK’nun 388/son) maddesi uyarınca, hüküm sonucu kısmında; istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Somut olayda dava dilekçesi içeriğinden ve iddianın ileri sürülüş biçiminden; davanın davalıların tel-kazık çekmek,fındık ocağı dikmek,ağaç kesmek ve bu kısımlarda hak iddia ettikleri için açıldığı, ancak mahkemece 215 ada 1 parsel sayılı taşınmaza fındık ocağı dikmek, taşınmazda ağaç kesmek ve hak iddia etmeleri eylemleri yönünden elatmanın önlenmesi ve yıkım istemleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmaktadır.Öte yandan; davanın kabulüne karar verildiği halde,kendisini avukatla temsil ettiren davacı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince avukatlık ücretine karar verilmemiş olması da isabetsizdir.Hal böyle olunca; yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler gözetilerek 215 ada 1 parsel sayılı taşınmaza fındık ocağı dikmek,taşınmazda ağaç kesmek ve hak iddia etmeleri ileri sürülmek suretiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım talebini karşılar şekilde olumlu veya olumsuz karar verilmesi ve davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Davacı vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlere hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.