Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1578 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 12994 - Esas Yıl 2006
MAHKEMESİ: RİZE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 05/10/2006NUMARASI: 2005/698-350Taraflar arasında görülen davada;Davacı,davalı belediye adına kayıtlı olan ..parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürerek tapu kaydının iptaline,elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir.Davalılar,davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece,29.12.1934 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 2644 sayılı Tapu Kanununun .. ve ... maddelerine göre denizden izinli veya izinsiz doldurulan yerlerin bazı usul ve esaslar dairesinde mülkiyetinin doldurana devredileceğine,sicil kaydı oluşturulmak suretiyle özel mülkiyete konu edilebileceğine imkan tanınmış ve bu uygulama 1956 tarahinde yürürlüğe giren 6785 Sayılı İmar Yasasında bazı değişiklikler yapılmasını içeren 1605 sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 20.7.1972 tarihine kadar devam ettiği,çekişmeli yerin ise 20.7.1972 tarihinden önce dolgusunun yapıldığı,2644 Sayılı Yasanın . ve . maddelerine uygun olarak tescilin oluştuğu gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Davacı Hazine,çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürmüş,iptal ve yıkım istemiştir.Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir.Dosyaya getirtilen kayıt örneklerinden ..parsel sayılı 1288 m2 yüzölçümündeki taşınmazın senetsizden 28.9.1972 tarihinde Gündoğdu Belediyesi adına tescil edildiği,Belediye tarafından diğer davalı A..Z.. Y..uzun süreli kiraya verildiği,taşınmazın benzin istasyonu olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.Mahkemece yapılan uygulama sonucu taşınmazın denizden doldurulmak suretiyle elde edildiği ve kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı belirlenmiş,ancak 2644 Sayılı Tapu Kanununun . ve .. maddeleri gerekçe gösterilmek suretiyle dava red edilmiştir.Bilindiği üzere;29.12.1934 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve halen yürürlükte bulunan 2644 Sayılı Tapu Kanununun ...ve ... maddeleri hükümleri denizden izinli veya izinsiz doldurulan yerlerin bazı usul ve esaslar dairesinde mülkiyetinin doldurana devredilmesine, sicil kaydı oluşturulmak suretiyle özel mülkiyete konu edilmesine imkan tanınmış ve bu uygulama 1956 yılında yürürlüğe giren 6785 Sayılı İmar Yasasında bazı değişiklikler yapılmasını içeren 1605 Sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 20.7.1972 tarihine kadar devam etmiştir.Ancak 1605 Sayılı Kanunun ek 7. maddesinin son fıkrası dolgu ile mülk edinme yolunu tümden kapatmış ve kıyıların özel yasalardan kaynaklanan tasarrufuna dair istisnai hükümleri dışında özel mülkiyete konu edilemeyeceğini kabul etmiş, bununla birlikte bu kanunun yürürlüğe girme tarihi olan 20.7.1972 tarihine kadar kazanılmış haklar saklı tutulmuştur.Ne var ki, mahkemece bu konuda yeterli bir araştırma, inceleme ve uygulama yapıldığı söylenemez.Özellikle denizden doldurulduğu kabul edilen yerlerin doğal yollardan (gel-git olayları vs.) mi, ya da insan ve makine kullanılmak suretiyle mi kazanıldığı,eğer emek sarfı suretiyle meydana getirilmiş ise hangi tarihte,kim tarafından ne şekilde yapıldığı,hangi teknik imakanların kullanıldığı,8. maddede gösterilen yerlerden (mercilerden) izin alınıp alınmadığı yönü üzerinde durulmamıştır.Hal böyle olunca,yukarıda açıklanan hususların yeniden ve yerinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşfen saptanması,her iki maddede .. ve ..mad) açıklanan koşulların yerine getirilip getirilmediğinin birlikte değerlendirilmesi ve varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yetersiz soruşturmaya dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hazinenin bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile açıklanan sebeplerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,19.2.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.