MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİYanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, mülkiyet hakkına üstünlük tanınması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu fındık bahçesi vasıflı 779 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 21.10.1970 tarihinde kesinleşerek davacı adına çap kaydının oluştuğu; davacının, taşınmazın bir kısmını davalıların yol olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek eldeki davayı açtığı, davalıların; harici satın alma savunmasında bulundukları ve davacının imzasını havi 20.10.1980 tarihli satış senedi başlıklı yazılı belge ibraz ettikleri anlaşılmaktadır. Bilindiği ve Türk Medeni Kanununun 706., Borçlar Yasasının 213. maddesi ile (yeni 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun yasanın 237. maddesi) Tapu Kanununun 26. maddesinde düzenlendiği üzere tapulu taşınmazların haricen satışı geçersizdir. Bu nedenle, harici satışlara mülkiyetin devri anlamında hukuksal bir değer verilemez. Ancak, 10.7.1940 tarih ve 2/77 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca " ... her iki tarafın verdiğini istirdada hakkı mevcut ve satan aldığı parayı ve müşteri de gayrimenkulü iade vecibeleriyle mükelleftir. Bir taraf, vecibesini ifa etmedikçe diğer tarafı ifayı vecibeye davet edemez. Bu nedenle, para (harici satış bedeli) iade olununcaya kadar gayrimenkulden yararlanma hakkı vardır. " O halde, anılan ilkeler doğrultusunda, harici satın almadan dolayı ödenmiş olunan bedelin satın alana ödeninceye kadar hapis hakkı tanınması zorunluluğu vardır. Hal böyle olunca, belirlenen somut olgular ve yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, davalılar yararına harici satıştan kaynaklanan hapis hakkı tanımak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Davalıların temyiz itirazı değinilen yön itibarıyle yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.