Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15188 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13126 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan annesi ... ...'ın maliki olduğu ... ili ... ilçesi 101 ada 220 parsel ile 102 ada 208 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında soy adının yer almadığını, nüfus kayıtlarında soy adının ''...'' olduğunu, yine mirasbırakan anneannesi ... ...'in maliki olduğu ... ili ... ilçesinde bulunan 8, 17, 19, 69, 165, 209, 226, 242, 338, 370, 373, 410 ve 549 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında soy adının sehven '' ... '' olarak yazıldığını, ancak nüfus kayıtları uyarınca mirasbırakana anneannesinin soy adının '' ... '' olduğunu ileri sürerek, 220 ve 208 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında annesi ...'nin soy adının '' ... '' olarak eklenmesine, 8, 17, 19, 69, 165, 209, 226, 242, 338, 370, 373, 410 ve 549 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise tapu kayıtlarında anneannesi ...'nin '' ... '' olarak yazılan soy adının '' ... '' olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 220 ve 208 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarındaki '' ... kızı ... '' şeklindeki kimlik bilgilerinin '' ... kızı ... ... '' olarak, 8, 17, 19, 69, 165, 209, 226, 242, 338, 370, 373, 410 ve 549 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarındaki '' ... kızı ... ... '' şeklindeki kimlik bilgilerinin ise '' ... kızı ... ... '' olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.Bu tür işler, 6100 sayılı HMK’nin 382/(2). fıkrasının ç-1) bendi gereğince çekişmesiz yargı usulüne göre sulh hukuk mahkemesinde ve taşınmazın aynına ilişkin bulunduğundan, aynı Kanunun 12. maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülür ve işin niteliği itibarıyla maktu harç alınır. Tapuda kayıt düzeltilmesi ve tespit taleplerini, tapu maliki ile mirasçıları isteyebilir.Bunun yanı sıra, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgilerinin düzeltmesini isteyebilir. Ayrıca bu işlerin, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak talep eden kişinin takip yetkisi vardır.HMK'nin geçici birinci maddesi gereğince “Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmayacağından” kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra yapılan taleplerin tapu müdürlüğüne ilgili sıfatıyla yöneltilerek yapılması gerekir. Bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir:1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.4-İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hâlâ kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak; tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında talebin kabulü yoluna gidilmelidir.Talebin niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir.Tapu müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalıdır.Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme elverişli ve yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.Şöyle ki; dava konusu taşınmazların tapulama tutanak suretlerinin ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına celp edilmediği, yine taşınmazların hükmen tesciline ilişkin Mahkeme kararlarının temin edilmediği, nüfus müdürlüğünden kaydı düzeltilmek istenen '' ... kızı ... '' ile '' ... kızı ... ... '' ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, mahallinde keşif yapılmadığı anlaşılmıştır. Hâl böyle olunca; dava konusu taşınmazların tapulama tutanak suretleri ile kadastro işlemlerine dayanak teşkil eden tüm belgelerin istenmesi, hükmen tesciline ilişkin Mahkeme kararlarının temin edilmesi, nüfus müdürlüğünden kaydı düzeltilmek istenen '' ... kızı ... '' ile '' ... kızı ... ... '' ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığının araştırılması, aynı ismi taşıyan kişi veya kişilerin tespiti halinde bu kişi/kişilerin ve ya mirasçılarının duruşmaya çağrılarak taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığının sorulması, tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılıp tanıklar ve varsa tespit bilirkişilerinin taşınmaz başında dinlenmesi, dava konusu taşınmazları kim ya da kimlerin kullandığı hususunun aydınlatılması, tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde inceleme yapılarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.