MAHKEMESİ : NİZİP ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 09/07/2009NUMARASI : 2007/516-2009/441Taraflar arasında görülen davada;Davacı, maliki olduğu 4218 parsel sayılı taşınmaz kenarında yapılan otoyola yağmur, kar vb. sularının zarar vermesini engellemek için yapılan kanal nedeniyle taşınmazına müdahale edildiğini, taşınmazın iki parçaya ayrılarak zarar gördüğünü ileri sürerek elatmanın önlenmesine, kanal yönünün değiştirilerek akıntının başka yöne aktarılmasına, uğradığı zarar ve değer kaybı nedeniyle de tazminata karar verilmesini istemiştir.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden davanın husumet nedeniyle reddine, diğer davalılar yönünden ise elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, tazminat isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı şirketler vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde açıldığı, Sulh Hukuk mahkemesince 17.11.2006 tarihinde görevsizlik kararı verildiği, görevsizliğe ilişkin kararın davacı tarafça temyiz edilmekle,Yüksek Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 10.4.2007 tarih ve 2007/ 3394 E. 2007/3895 K. sayılı ilamı ile onandığı ve onama ilamının davacı tarafa 17.07.2007 tarihinde tebliğ edildiği, bu şekilde kesinleşen görevsizlik kararı üzerine davacı tarafça 12.09.2007 tarihli dilekçe ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere,HUMK’nun 193 maddesi hükmü uyarınca görevsizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren 10 günlük süre içerisinde dilekçeyle başvurulmadığı veya çağrı kağıdı çıkarılmadığı takdirde, dava aynı maddenin son fıkrası hükmü uyarınca açılmamış sayılır.(Y.H.G.K’nun 6.2.2002 gün ve 2002/8-72-60 sayılı kararı) Görevli mahkemeye başvurma süresi olan 10 günlük süre hak düşürücü nitelikte bir süre olup mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir.Somut olayda , görevsizlik kararına ilişkin onama ilamının davacı tarafa 17.07.2007 tarihinde tebliğ edildiği, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için dilekçenin 12.09.2007 tarihinde verildiği,dolayısı ile anılan maddede sözü edilen on günlük yasal sürenin geçtiği dikkate alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.