MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 16. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/12/2009NUMARASI : 2005/189-2009/588Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, asıl davanın reddine, birleşen davaların ise açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacı İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve asli müdahil A. A. Ö. tarafından yasal süre içerisinde duruşmalı temyiz edilmiş olmakla,Yargıtay 4. Hukuk Dainesince duruşma günü olarak saptanan 04.10.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekilleri Avukat ve Avukat ile karşı taraftan davalı Hazine vekili Avukat .geldiler, açık duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlenip, duruşmanın bittiği bildirilip, dairenin görevsizliği nedeniyle dosyanın 1.Başkanlık Kuruluna gönderildiği ve 1. Başkanlık Kurulunca da Dairemizin görevli olduğuna karar verildiği anlaşılmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı.Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, birleşen davalar ve asli müdahilin davası, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, asıl dava, ıslah suretiyle tazminat isteğine yöneltilmiştir.Mahkemece, asıl davanın reddine, birleşen davaların ise açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Asıl davanın davacısı İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü, 252 ada 24 ve 25 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırılması sebebiyle Evrediki adına kayıtlı 9/10’ar payın Abdullahağa Vakfına ait olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteğinden bulunmuş, yargılama sırasında ıslah ile anılan taşınmazların Ulaştırma Bakanlığınca kamulaştırılması nedeniyle bu paylara tekabül eden ve bankada bloke tutulan bedelin tahsili isteğinde bulunmuştur.Gerçektende, dava konusu taşınmazlarda Evrediki üzerinde bulunan 9/10’ar payın Abdullahağa Vakfına ait olduğu kayden sabittir. O halde, 2762 sayılı Yasaya bazı ilave düzenlemeler getiren 2888 sayılı Yasa ile değişik 29. maddesi ile, 2762 sayılı Yasayı yürürlükten kaldıran ve aynı hükmü içeren 5737 sayılı yasanın 17. maddesi hükmü uyarınca bu paylara ilişkin açılmış olan tapu iptali ve tescil davasının kabul edilmesi gerekeceği tartışmasızdır.Ne varki, davacı İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü iptal ve tescil isteğini bu payların kamulaştırılması sebebiyle bedele tebdil ettiğine göre bu paylara tekabül eden bankada bloke tutulan belirlenecek meblağı konusunda davanın kabul edilmesi gerekirken yerel mahkemece, yanılgılı değerlendirme ve gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.Kabule göre de, asli müdahil A.A. Ö. çekişmeli 252 ada 24 ve 25 parsel sayılı taşınmazları haricen satın aldığından bahisle adına tescile karar verilmesi gerektiği iddiasıyla 01.08.2006 tarihinde davaya asli müdahale talebinde bulunmuş, mahkemece de, bu talebi kabul edildiği halde, asli müdahilin talebi bakımından olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da isabetsizdir. Davacı İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğünün ve asli müdahil A. A.Ö.’un bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi aracılığıyla) 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.