MAHKEMESİ : ÜSKÜDAR 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/07/2007NUMARASI : 1999/928-2007/145Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacı, kayden maliki oldukları 20 parsel sayılı taşınmazda davalının kiracı olduğunu ancak 4331 sayılı yasanın geçici 6.maddesi gereği kira sözleşmesinin sona erdiğini ve hak düşürücü süre içerisinde yeni bir sözleşme yapılmadığından davalının kiracılık sıfatının kalmadığını, haksız işgalci durumunda bulunduğunu ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.Davalı, davacı dayanağı yasanın Anayasa Mahkemesince iptal edildiğini, işgalci olmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 20 parsel sayılı taşınmazın kayden davacı Vakıflar'a ait olduğu, davalının taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, ancak taşınmazı kullandığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında, daha önceden yapılan bir kira sözleşmesine dayalı olarak davalının taşınmazı kullandığı ancak sonradan yürürlüğe giren 4331 sayılı yasa ile Vakıflar İdaresine ait taşınmazlarla ilgili yapılan kira sözleşmesinin sona erdirildiği ve anılan yasa hükümleri uyarınca bir takım usul ve esaslar dairesinde kiracılarına yeni kira bağıtı (sözleşmesi) yapma hakkı tanındığı, ancak bu yasa hükümleri uyarınca taraflar arasında bir kira sözleşmesi yapılmadığı dosya kapsamı ile sabittir.Nevar ki, 19.7.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4916 sayılı yasa ile 2762 sayılı yasa geçici 2.madde ileve eden hükmünde aynen "Vakıflar Genel Müdürlüğüne veya mazbut vakıflara ait taşınmazlarda bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte kiracılık ilişkisi nizalı şekilde devam edenler 31.12.2002 tarihinden önce işgalci durumda olanla, bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren 4 ay içinde sözleşme yapmak üzere müracaat edebilirler.Müracaat edenler ile Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılacak tebligat tarihinden itibaren 1 ay içinde Bölge Müdürlüklerinde oluşturulacak komisyonlarca en fazla 5 yıl için tespit edilecek kullanım bedellerinin varsa kullanıcılar tarafından daha önce yapılan her türlü ödemeler mahsup edilmek kaydıyla peşin veya en geç 6 ay içinde kanuni faizi ile birlikte ve eşit taksitlerle ödemeleri, varsa üzerinde izinsiz olarak yapı inşa edilmiş taşınmazlardaki yapıları bedelsiz olarak terk ve teberru etmeleri ve açılmış olan davalardan vazgeçmeleri şartı ile sözleşme yapılabilir.Anılan fıkra hükmü uyarınca sözleşme yapılması durumunda hüküm almaya ve tebligat yapmaya gerek kalmaksızın Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün başvurusu üzerine taşınmazı kullananlar ilgili mülki amirler tarafından 30 gün içinde taşınmazdan tahliye edilir."hükmü öngörülmektedir.Hemen belirtilmelidir ki, mülki idareye başvurulmamış olunması mülkiyet sahibinin Türk Medeni Kanununun 683.maddesine dayanarak genel mahkemelerde hak aramasına mani teşkil etmez.Nevar ki, mahkemece yukarıda değinilen yasal düzenlemeler gözetilmek suretiyle bir araştırma yapılmış değildir.O halde, mahkemece değinilen düzenlemeler de gözetilmek suretiyle, toplanan ve toplacak delillerin bir arada değerlendirilerek hasıl olcak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik, inceleme ile yetinilmek suretiyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 7.2.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.