MAHKEMESİ: FETHİYE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 28/03/2011NUMARASI: 2008/22-2011/526Yanlar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu,açıklamaarı dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde bedelin tazmini isteğine ilişkindir.Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan deliller ile ortak mirasbırakanlar A.ve A. T.'un 20/09/1996 tarihinde öldükleri, geriye mirasçı olarak müşterek çocukları A.A.Ş. D. A. D. F. T. ve kendilerinden sonra ölen oğlu R.'ın eşi Ü.ve torunları S. ve S.'ı bıraktıkları, muristen sonra ölen oğlu R.'ın mirasçılarının davacı, F.T.ve T.'nin eşi M.'in ise davalı olduğu, muris A.T.'un kayden maliki bulunduğu 6 ada, 46 ve 47 parsel sayılı taşınmazlarının ifraz- yenileme kadastrosu ile 6 ada, 126 ve 127 sayılı parsellere dönüştüğü, murisin kök 46 kadastral parseldeki 3700/6700 payını, 03/10/1988 tarihli satış akdi ile kızı T.U.'un eşi olan M. U.'a temlik ettiği, anılan payın 12/06/1996 tarihli yenileme kadastrosu ve ifraz yoluyla oluşan 6 ada, 126 ve 127 kadastral parsellerin bağımsız olarak M.U. adına tescil edildiği, 6 ada, 47 parsel sayılı taşınmazını 14/11/1980 tarihli satış akdi ile davalı olan kızı F. K. damadı M. U. ve dava dışı oğlu A. A. T.'a 1/3'er payla temlik ettiği, daha sonra taşınmazın 12/06/1996 tarihinde yenileme kadastrosu ve ifraz yoluyla oluşan 6 ada, 124 ve 125 parsellere ayrıldığı, davalı F. K.'ın taşınmazlardaki 5000/16000 payını dava dışı Ü. K.'ye satış yoluyla devrettiği, muris A.T.'un ise 20 ada, 105 parseldeki 400/2256 payını, 18/09/1979 tarihli satış akdi ile kızı olan davalı T. U.'a aktardığı, murisler tarafından gerçekleştirilen temliki işlemlerin diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanmak ve miras payları gözetilmek suretiyle davalılar adına kayıtlı taşınmazlar bakımından iptal tescil, üçüncü kişilere temlik edilenler bakımından ise bedelin tahsiline karar verilmiş olmasında ve yargılama sırasında keşfen belirlenen değer üzerinden harç tamamlanmadığına göre, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden davada kendini vekil ile temsil ettiren davacılar yararına avukatlık ücreti takdir edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davacıların tüm, davalıların ise bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ne var ki; davaya konu 20 ada,105 parsel sayılı taşınmazda davalı T.U.'un mirasbırakan A. T.'tan satış yoluyla intikal eden pay dışında üçüncü kişiden satın alma yoluyla edindiği ve muristen intikal yoluyla edindiği payların da iptal edilmesi isabetsiz olduğu gibi davaya konu 124 ve 125 parsel sayılı taşınmazda F. K.payına karşılık gelen bedelden davacıların miras bırakanı R. T.'a isabet eden 1/7 miras payına karşılık gelen değer üzerinden kendi miras payları oranında bedele hükmedilmesi gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 74 maddesine (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesinin) aykırı olarak talebi aşacak şekilde karar verilmesi ve buna bağlı olarak da davacıların payları hatalı hesaplandığından fazla nispi karar harcına hükmedilmesi de doğru değildir.Davalıların temyiz itirazları açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle hükmün bu yöne hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.