Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14337 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12346 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: ESPİYE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 21/03/2013NUMARASI: 2012/176-2013/112Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, hak düşürücü süreden reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Hemen belirtilmelidir ki, Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi, kadastro tespit tutanağında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz edilemiyeceği ve dava açılamıyacağı hükmünü öngörmüştür. Bu düzenleme karşısında, anılan sürenin ancak hakkın kadastro tespit tutanağının tanzim tarihinden önce doğması halinde uygulama imkanına kavuşacağı; tutanağın tanziminden sonra doğan haklara ilişkin açılan davalarda uygulama yeri bulamıyacağı açıktır. Davacı, kadastro tespit tarihinden sonra tapudan satın aldığı paylara yönelik olarak eldeki davayı açtığına göre, 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesindeki hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanamayacağı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, işin esasına girilerek gerekli inceleme ve araştırmanın yapılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.