Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13894 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2763 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/12/2012NUMARASI : 2012/291-2012/511Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 09.09.2014 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat A.S. ile temyiz edilen vekili Avukat B. T. Y. geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:-KARAR-Dava; ecrimisil alacağının mahsubu isteğine ilişkin olup mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı dava dilekçesinde; davalı şirketin alacaklı sıfatı ile Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2006/8621 Esas (yeni 2012/3009 Esas) sayılı dosyası ile aleyhine başlattığı icra takibinin kesinleştiğini, takibe konu borcu, alacaklı olan davalı şirkete ödediğini ancak anılan takip dosyasında İcra Müdürlüğü tarafından "hesaplanan borç miktarının eksik" olduğundan bahisle açılan şikâyet davasının yargılaması sonucunda, Bakırköy 4. İcra Hâkimliğinin 2011/1865 Esas, 1727 Karar, sayılı kararı ile 71.175,00 TL. daha borçlu olduğunun saptandığını, ilgili kararın temyiz incelemesinde olup henüz kesinleşmediğini, diğer taraftan davalı şirket aleyhine açtığı ecrimisil alacağına ilişkin Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/394 Esas, 2011/173 karar sayılı davasının yapılan yargılaması sonucunda şirketten 150.000,00 TL. ecrimisil alacağı olduğuna karar verildiğini, bu karar henüz kesinleşmeden İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2011/10479 Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ancak temyiz incelemesinde kararın bozulduğunu, bozma dışında kalan hususların lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilerek İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2011/10479 Esas sayılı dava dosyasındaki alacağından, Bakırköy 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/1865 Esas, 2011/1727 Karar, sayılı kararının kesinleşmesi halinde davalı şirketin alacağı olan 71.175,06 TL'nin mahsubu isteği ile eldeki davayı açmıştır.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının davalı şirket aleyhine "elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi" ile açtığı davanın yapılan yargılaması sonucunda Bakırköy Asliye 6. Hukuk Mahkemesinin 2010/394 Esas, 2011/143 (bozma üzerine 2012/188 Esas, 2012/360 Karar) sayılı kararı ile elatmanın önlenmesine, 150.000,00 TL ecrimisil alacağının 01/02/2006 tarihinden dava tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiği, 05/05/2011 tarihli karar henüz kesinleşmeden şirket aleyhine İstanbul 3. İcra Müdürlüğünde 2011/10479 Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığı, bu arada kararın davalı şirket tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 26/01/2012 tarihli, 2012/657 Esas, 549 Karar sayılı ilamı ile ".....elatmanın önlenmesi isteği bakımından kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı, ecrimisil isteği bakımından ise davalının haksız kullanımının başladığı 01/03/2006 tarihinden dava tarihine kadar belirlenecek ecrimisilin kademeli yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulduğu, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda "elatmanın önlenmesi isteği bakımından verilen karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 132.000,00 TL. ecrimisilin 01/03/2006 tarihinden itibaren dönemsel yasal faiz uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline karar verildiği, bu arada davalı şirketin davacı O.. E..'den olan alacağına dayalı olarak Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2006/8621 Esas (yeni 2012/3009 Esas) sayılı dosyası ile başlattığı icra takibine yapılan itirazın, Bakırköy Asliye 6. Hukuk Mahkemesinin 2006/297 Esas, 2007/172 Karar, sayılı kararı ile itirazın iptaline karar verildiği, borç miktarının hatalı hesaplandığı iddiasıyla yapılan şikâyet üzerine Bakırköy 4. İcra Hâkimliğinin 2011/1865 Esas, 1727 Karar, sayılı kararı ile O.. E..'in (eldeki davanın davacısının) halen 71.175,00 TL daha borçlu olduğuna karar verildiği, anılan kararın derecattan geçerek Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 17/09/2012 tarih, 2012/9369 Esas, 26672 sayılı kararı ile onandığı, kesinleşen bu karara dayalı olarak Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2012/3009 Esas sayılı icra takip dosyası ile 71.175,06 TL. alacağın fer'ileri ile birlikte 26/06/2012 tarihinde davalı şirket tarafından tahsil edildiği anlaşılmaktadır.Yukarıda açıklanan olgular karşısında; davacı O.. E..'in davalı şirketten alacaklı olduğunun hükme bağlandığı Bakırköy Asliye 6. Hukuk Mahkemesinin 2012/188 Esas- 360 Karar, sayılı kararı kesinleştiğinde, şirketten olan alacağından, Bakırköy 4. İcra Hâkimliğinin 2011/1865 Esas sayılı dava dosyasında hükme bağlanan davalı şirkete olan borcunun mahsubu istenilmiş ise de yargılama sırasında davalı şirkete olan borcunun Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2012/3009 Esas sayılı icra dosyası ile tahsil edildiği, böylelikle davanın yargılama sırasında konusuz kaldığı açıktır.Hâl böyle olunca; yargılama sırasında davanın konusuz kaldığı gözetilerek karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm kurulmak üzere karar bozulmalıdır.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2013 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.100.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.