MAHKEMESİ: KADİRLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 15/02/2010NUMARASI: 2007/518-2010/33Taraflar arasında görülen davada;Davacı, dava konusu 573 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, payına düşen bölüme davalının haksız olarak müdahale ettiğini, okaliptüs ağaçlarını söktüğünü ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve zararın tazmini isteklerinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının taşınmazdaki payını dava dışı kişiye sattığı bu nedenle elatmanın önlenmesi davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, zararın tazminine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava elatmanın önlenmesi ve tazminat istekleriyle açılmıştır. Çekişmeli taşınmaz taraflar ve dava dışı kişiler arasında paylı mülkiyet üzere kayıtlıdır. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, dava konusu taşınmazda fiili kullanma biçimi yada özel parselasyon bulunmadığı, o halde taraflar arasındaki çekişmenin TMK’nun 688. vd. maddeleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği tartışmasızdır. Ancak yargılama sırasında davalı payını 3. kişiye temlik etmiş 15.02.2010 tarihli celsedeki beyanında elatmanın önlenmesi davasının konusuz kaldığını bildirmek suretiyle bu konuda davayı devam ettirmek istemediğini sadece tazminat istediğini belirtmiştir. Bu beyana davalı da iştirak etmiş ve davanın konusuz kaldığını bildirmiştir. Bu durumda yanların beyanlarına paralel olarak mahkemece elatmanın önlenmesi isteği yönünden davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine, Davalının diğer temyizine gelince; Yukarıda değinildiği üzere; olayda paylı mülkiyet hükümleri geçerlidir. O halde davalı tarafından ağaçların kesilmesi suretiyle verilen toplam zarardan davacının payı oranında tazminata hükmedilmesi gerekirken tüm paydaşların payına isabet eden meblağın davalıdan alınıp davacıya verilmesi biçiminde hüküm kurulması doğru değildir. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.