MAHKEMESİ : ANKARA 9. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 31/10/2012 NUMARASI : 2012/299-2012/1590Yanlar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldüDava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacıların miras bırakanları anneleri Fatma'nın 06.04.1983 tarihli vekaletname ile yetkilendirdiği dava dışı oğlu Berat'ın vekalet görevini kötüye kullanarak çekişmeli 1 parsel sayılı taşınmazdaki 148/425024 payı 25.10.1992 tarihli akitle satış suretiyle eşi olan davalıya temlik ettiği, davacıların vekaletnameyi verdiği tarihte murislerinin ehliyetsiz oluğunu, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek, payları oranında iptal ve tescil isteği ile eldeki davayı açtıkları anlaşılmaktadır. İddianın ileri sürülüş biçimi ve içeriğinden, davacıların terditli olarak öncelikle ehliyetsizlik hukuksal nedenine, olmadığı takdirde vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayanarak payları oranında iptal-tescil isteğinde bulundukları görülmektedir. Miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyetine tabidir. Davacılar dışında başkaca mirasçıların bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğinde ki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan bir tanesinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır.Somut olayda, davacılar tarafından ehliyetsizlik ve vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebeplerine dayalı olarak pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunduğu söylenemez.Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez. O halde, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru değildir. Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.