MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 02/05/2006NUMARASI: 2003/821-376Taraflar arasında görülen davada;Davacı, ..ad. ve ..ada ..parsel sayılı taşınmazlarda paydaş iken davalı B.. tarafından açılan şuf’a davası sonucunda ..ada ..parseldeki payının iptal edilerek bu kişi adına tesciline karar verildiğini, bu arada taşınmazların imar uygulamasına tabi tutularak kendisi adına oluşan imar parselleri üzerinden hatalı olarak kararın infaz edilmesi sonucu adına tescil edilmesi gereken parselin de davalı B. adına tescil edildiğini ileri sürüp ..ada .. parselin tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.Davalı B.., .ada .. parseldeki davacı payının şufa’en hükmen adına tesciline karar verildiğini, kesin hüküm nedeniyle davanın reddi gerektiğini, paydaşı bulunduğu taşınmazla davacının hiçbir ilgisinin bulunmadığını, davalı Belediye ve Tapu Sicil Müdürlüğü ise, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davacının ..ada .. parseli karşılayan yerinin yolsuz olarak davalı Bekir adına tescil edildiği, davalı yararına iyiniyetle iktisap şartlarının oluşmadığı, davalılardan Tapu Sicil Müdürlüğü ve Belediye’ye husumet yöneltilemeyeceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı B..a...vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacı A...Ç...ın ..ada .. parsel sayılı taşınmazdan 13.3.1978 tarihinde 249/6360 oranında; ..ada ..parsel sayılı taşınmazdan ise 6.6.1980 tarihinde 166/ ..oranında pay satın aldığı, ..ada .. parselin paydaşlarından olan Bekir tarafından A...Ç..aleyhine açılan şuf'a davasında bu parseldeki davacı payının B.. adına tesciline karar verilerek kararın 21.3.1986 tarihinde kesinleştiği, bu arada 2981 Sayılı Yasaya göre 1.12.1986 tarihinde yapılan imar uygulaması ile davacının her iki parseldeki payının ..ada ..parsel sayılı taşınmaza ...pay olarak şuyulandırıldığı, daha sonra da 8.5.1987 tarihli ifraz-tahsis işlemi ile davacının .. ada .. parselde ..oranında, ... ada .. parselde .. oranında paydaş kılındığı, bundan sonra davalı B...in şuf'a ilamı ile yararına oluşan hakkının infazı için davalı Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurması üzerine anılan müdürlükçe davacının her iki parseldeki payının davalı B. adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.Bu durumda, davacının imar öncesi .ada . parseldeki payının, şuf'a ilamı konusu olmamasına rağmen davalı adına idarece tescilinin yolsuz ve hukuka aykırı bulunduğu tartışmasızdır.Öyle ise, taraflar arasındaki çekişmenin giderilebilmesi için, şuf'a davasına konu edilmeyen ve davacı adına imar öncesi kayıtlı bulunan .. ada .. parseldeki davacı payının sonradan oluşturulan ..ada .. ve .. parsele gittiği gözetilerek davacı payının bu parsellerden hangisinde olduğunun belirlenmesi zorunludur. Ancak, mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmış değildir.Hal böyle olunca, davacının yolsuz tescile konu ..ada .. parseldeki payının yukarıda belirtildiği şekilde hangi parsele gittiğinin saptanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalı B..'in temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.