MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada;Davacı, mirasbırakan babası ......1040 parsel sayılı taşınmazını vekili olan davalı oğlu ... 28.04.1998 tarihinde akrabası olan dava dışı ......'a satış göstermek suretiyle muvazaalı olarak temlik ettiğini, ... da 14.08.2007 tarihinde davalı ... yine satış suretiyle aktardığını, bu süre içerisinde taşınmazdan sürekli ... yararlandığını, taşınmazın 2012 yılında ifrazı sonucunda 112 ada 11 ve 12 sayılı parsellerin oluştuğunu, bu taşınmazları ... 24.04.2013 tarihinde yine muvazaalı olarak diğer davalı ... ...temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapuların iptali ile mirasçılar adına tescile, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 100.000.-TL'nin devir tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ıslahla dava değerini 670.000.-TL'ye yükseltmiştir. Davalı ..., tapu iptal ve tescil davasının kayıt malikine yöneltilmesi gerektiğini, iddiaların doğru olmadığını, öncesinde tarla olan taşınmazı ... kiraladığını, 9 sene sonra da satın aldığını, sanayi bölgesi içerisine alınıp değerlenmesi üzerine eldeki davanın açıldığını davalı ..., ... Mühendislik Isı Sistemleri Limited Şirketinin sahiplerinden olduğunu, çekişmeye konu taşınmaza komşu olan parselinin fabrika yapmak için dava konusu taşınmazı emlakçı aracılığı ile malikine ulaşıp 1.020.000.-TL bedelle satın aldığını, ödemenin bir kısmının elden bir kısmının ise çekle yapıldığını, muvazaalı işlemlerle ilgisinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, çekişmeye konu taşınmazın davalı ... temlikinin muvazaalı olduğu, ancak davalı ... ... taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığı, taşınmazın öncesi hakkında bilgisinin olmadığı, iyiniyetli olduğu gerekçesi ile tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılar vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 17.11.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... ... vekili Avukat ... ..., davalı ... ... vekili Avukat ... ... ile temyiz edilen vekili Avukat ...... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, mümkün olmaz ise bedel isteğine ilişkindir.Mahkemece; terditli açılan davada bedel isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle; çekişme konusu taşınmazın mirasbırakan tarafından ara malik vasıtasıyla davalı oğlu ... temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, son kayıt maliki davalı ... iktisabının iyiniyetli olup, Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlandığı belirlenmek ve bu olgular benimsenmek suretiyle tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, davalı E..yönünden bedel isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı ... ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Davalı ... ... vekilinin temyiz itirazına gelince;Dava, 200.000.-TL değer gösterilmek suretiyle açılmış, yargılama sırasında keşfen belirlenen değere göre davacı taraf dilekçesini ıslah ederek dava değerini 670.000.-TL'ye yükseltip bu değer üzerinden tamamlama harcını ikmal etmiştir. O halde, hakkındaki dava reddedilen davalı ... ... yararına harcı ikmal edilen 670.000.-TL değer üzerinden vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden eksik vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değildir. Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 7 paragrafındaki; ''Davalı ... ... vekiline (200.000 TL üzerinden) AAÜT. Uyarınca takdir edilen 17.200 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine'' ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine; "Yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı ... ... yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince dava değeri olan 670.000.-TL üzerinden hesaplanan 40.200.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... ...'ya verilmesine, '' ibaresinin yazılmasına, davalı ... ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile, 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi hükmün bu şekliyde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alının peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edenlerden alınmasına, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.