Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1316 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 12618 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : ŞARKIŞLA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 30/05/2007NUMARASI : 2004/214-2007/157Taraflar arasında görülen davada;Davacı, dedelerinden miras kalan 74/2 sıra nolutapu kapsamındaki taşınmaza davalının inşaat yapmak suretiyle haksız müdahale ettiğini ileri sürerek el atmanın önlenmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 20 yıldan fazla süreyle davalının çekişmeli taşınmazı sorunsuz ve davasız olarak kullandığı,davacının babasının dedesi adına kayıtlı taşınmazın 20 yılı aşkın süredir tedavül ve intikal görmediği,dolayısıyla hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-Dava tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Davacının temyiz istemi üzerine eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen belgelerden, dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede kadastro işlemlerinin yapılmaya başlanıldığı ve taraflar adına kadastro tutanağı düzenlenerek adlarına sicil oluşturulduğu anlaşlmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki,tespit tutanağının düzenlendiği tarihte genel mahkemede açılmış bulunan eldeki dava nedeniyle tespit tutanaklarının kesinleşmiş kabul edilmesine olanak yoktur. Şeklen kesinleşmesi de hukuki bir sonuç doğurmaz. Bilindiği üzere; 3402 Sayılı Yasanın 25. maddesi uyarınca kadastra mahkemesinin görevi, tutanağın düzenlenmesi tarihinde başlar. Genel mahkemenin görevi sona erer.Kadastro tutanağı düzenlenince taşınmazia ilqili olan dava,hangi evrede olursa olsun artık genel mahkemede görülmez. ve 3402 Sayılı Yasanın 27. maddesi gereğince eldeki dava bakımından kadastro mahkemesine devir kararı verilmesi gerekir.Görev kaidesi kamu düzeniyle ilgili olup, mahkemece davanın her aşamasında res'en gözetilmesi gerekli bir kuraldır.Hal böyle olunca dosyanın kadastro mahkemesine devri bakımından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru değildir.O halde davacının temyiz itirazı yerindedir.Hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.02.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.