Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13085 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 8645 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: SİNCAN 2. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 07/03/2013NUMARASI: 2012/1505-2013/320Yanlar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde, temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. Talep, tapu kaydında düzeltim isteklerine ilişkindir.Mahkemece, talebin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delilerden; talep edenin çekişme konusu taşınmazların miras bırakan annesi adına tapuda kayıtlı olup, annesinin soy adının ve baba adının tapu kayıtlarında yanlış yazıldığını ileri sürerek düzeltilmesi istemiyle eldeki davayı 05.12.2012 tarihinde Sincan 2. Asliye Hukuk mahkemesine açtığı, anılan mahkemece 6100 sayılı HMK'nin 382.maddesi gereğince davaya bakmaya Sincan Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle 05.12.2012 tarihli karar ile görevsizlik kararı verdiği, mahkemece bu görevsizlik kararı taraflara tebliğ edilmeksizin, ilamın kesin olduğu belirtilerek dosyanın re'sen Sincan Sulh Hukuk Mahkemesine gönderildiği görülmektedir.Bilindiği üzere, bir parasal değerle ilgili olmayan konularda mahkemelerce verilen görevsizlik kararları kesin kararlar olmayıp, temyize tabidir ve anılan kararların da taraflara tebliğ edilmesi gerekir. Ne var ki, Sincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararı taraflara tebliğ edilmeden, kararın kesin olduğundan bahisle kesinleşme şerhi verilerek dosyanın kendiliğinden Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiş olması isabetsizdir. O halde, 6100 sayılı HMK'nin 20. maddesi gereğince, görevsizlik kararı verilmesi halinde kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren mahkemeye başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi, aksi halde bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken bu düzenlemenin göz ardı edilmek suretiyle yazılı olduğu üzere işin esasına girilerek hüküm kurulmuş olması da doğru değildir.Hal böyle olunca, HMK'nin 20. maddesi hükümleri gözetilmek ve görevsizlik kararı taraflara tebliğ edilmek suretiyle bir karar verilmesi için karar bozulmalıdır. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.9.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.