MAHKEMESİ: SAMSUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 31/12/2004NUMARASI: 1999/400-1110Taraflar arasında görülen davada;Davacılar bu ve birleşen dava ile,.ada ..parsel sayılı taşınmazın paydaşı olduklarını,28.12.1972 tarihinde yapılan satış işleminde E.. H..’nun 5326/37920 payından 200/37920 payını satmasına rağmen hataen paydaların 18960 yazılarak paylarının iki katına çıkarılmış ve bu şekilde satışlar ve intikallerin yapılmış olduğunu,bu durumun imar uygulaması sırasında ortaya çıktığını,Türk Medeni Kanununun 917. (TMK 1007) maddesi gereğince Hazinenin de sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürüp,hazinenin ve tapu kaydı iki katına çıkmış olan davalıların tapularının iptali ile kendi hisselerine eklenmek suretiyle zararın giderilmesi isteğinde bulunmuşlardır. Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece,davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar,davacı D..Gedikali, davalılar C.., F... Y.., S...A.., davalı İ.. ve M...H..davalı Hazine tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi 'in raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava, tapu iptal tescil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından, toplanan deliller ile dava dilekçesi içeriğinden; davacıların paydaşı bulundukları .parsel sayılı taşınmazdaki paylarının, 1972 yılında aynı parsel paydaşlarından E..nin yaptığı pay temlikinin sicile hatalı yansıtılması sonucu etkilendiğini, bu durumun taşınmazda yapılan imar uygulaması ile ortaya çıktığını ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır.Eksiğin tamamlanması yolu ile getirtilen kayıt ve belgelerden çekişme konusu ..parselin imar uygulamasına tabi tutulduğu ve bu uygulama ile yeni imar parsellerinin ve yeni hak durumunun ortaya çıktığı anlaşılmaktadır.Çekişmeli imar parsellerinin dayanağını oluşturan idari işlem halen ayaktadır. Buna ilişkin encümen kararının dava konusu edildiği yada idari yargı yerinde iptal edildiği yolunda bir bilgi dosyada mevcut değildir. İdari karar ayakta durduğu sürece, eldeki davanın dinlenme olanağı yoktur.Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davacı ve davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerde HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.