Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12963 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10701 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : OSMANİYE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 30/05/2013NUMARASI : 2009/483-2013/280Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...................'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar, üçüncü kişiden satın alınan 1203 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bedelini mirasbırakanın ödediğini ve davalı adına tescil ettirdiğini, mirasçıların saklı paylarını ihlal kastı ile işlem yapıldığını, murisin vekili sıfatıyla hareket eden davalının murisin banka hesaplarını da boşalttığını ileri sürerek tasarrufların iptali ile miras paylarının adlarına tesciline,olmadığı taktirde tenkisine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, murisin minnet duygusu ile kendisi adına tescil ettirdiğini, mal kaçırma ve saklı payı ihlal kastının bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.Davanın reddine ilişkin kararın temyizi üzerine Dairece, "tenkis isteği yönünden araştırma ve inceleme yapılması, sonucuna göre bir karar verilmesi" gerekçesi ile bozulmuş olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, saklı payın ihlal edildiği gerekçesi ile tenkise karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; bozmaya uyan mahkemenin bozma kararında belirtildiği şekilde işlem yapmak ve orada gösterilen doğrultuda hareket etmek zorunluluğu bulunmaktadır. Bozmaya uyulmuş olmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğar. Bu durum kamu düzeni ile ilgili olup gözardı edilmesi yasal değildir.Öte yandan; davalıya yapılan kazandırma taşınmaz değil, bu taşınmazın alımında ödenen bedeldir.(HGK’nun 30.11.2005 günlü ve 2005/2-581 esas, 2005/672 karar sayılı kararı) Somut olaya gelince; mahkemece, çekişmeli taşınmazın mirasın açıldığı tarihteki değeri belirlenmek suretiyle yapılan tenkis hesabına göre hüküm kurulmuştur. Diğer taraftan; dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre, 140 ada 50 parsel ile 137 parsel sayılı taşınmazlarda murise ait payların bulunduğu, ayrıca 44 parsel sayılı taşınmazın mirasçılara intikal ettiği gözetildiğinde bu taşınmazında öncesinde murise ait olduğu izlenimi edinilmektedir. Nevar ki, anılan taşınmazlar terekenin hesabına dahil edilmemiştir../..Hâl böyle olunca; öncelikle 44 parsel sayılı taşınmazın öncesinde kime ait olduğunun araştırılması, ölüm tarihinde murise ait olduğunun tespiti halinde 140 ada 50 parsel ve 137 parsel sayılı taşınmazlardaki murisin payları ile birlikte tenkis hesabına dahil edilmesi; mirasbırakanın taşınmazın alımında ödediği bedelin (verdiği paranın), mirasın açıldığı tarihteki (ölüm tarihindeki) ulaştığı değerin, paranın satın alma gücündeki değişimlerin usulünce belirli kriterler dikkate alınmak suretiyle hesaplanması, gerektiğinde bu konuda uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan taraf, yargıç ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması, bu yolla belirlenen değerin tenkise hükmedilmesi; Dairenin önceki bozma ilamında değinilen ilkeler doğrultusunda değerlendirme yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, kabule göre de; davalı da mahfuz hisseli mirasçı olduğuna göre saklı payından fazla aldığı miktarın orantılı olarak tenkise tabi tutulması ve sabit tenkis oranının bu esasa göre belirlenmesi; ayrıca taşınmazın, tercih hakkının kullanıldığı gündeki fiatlara göre değerinin belirlenip bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak nakitin ödetilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemiş olmasıda isabetli değildir.Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.