MAHKEMESİ: BÜYÜKÇEKMECE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 24/05/2012NUMARASI: 2000/2050-2012/399Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin olup, mahkemece Daire bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 9 parsel sayılı taşınmazın 24.10.1990 tarihinde hükmen davacı Hazine adına tescil edildiği, taşınmazın yargılama sırasında 05.10.2000 ve 21.10.2004 tarihli encümen kararlarına dayalı olarak imar uygulamalarına tabi tutulduğu, ancak her iki imar uygulamasının da idari yargı yerinde iptal edildiği, son olarak 19.11.2009 tarih ve 680 sayılı encümen kararına dayalı olarak imar uygulaması yapıldığı, mahkemece mahallinde yapılan keşif sonrası ibraz edilen bilirkişi raporlarında, 9 parsel sayılı taşınmaz kapsamında kalan bir kısım imar parsellerine gerçek kişiler tarafından yapılanıldığının tespit edildiği, öte yandan dava dışı Yakuplu Belediyesi ve davalı kooperatif tarafından açılan tapu iptal ve tescil istekli davaların birleştirildiği ve Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/653 Esas sayılı dosyası üzerinden görülen davada verilen kararın, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi tarafından bozulduğu ve davanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, mahkemece çekişme konusu 9 sayılı parsel iken sonradan imar uygulamalarına konu edilen taşınmaza davalı kooperatif tarafından müdahale edildiğine dair delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur. Mahkemece çekişme konusu taşınmaza yapılananların kooperatif üyesi olup olmadıkları araştırılmamış, müdahalede davalı kooperatifin bir dahlinin bulunup bulunmadığı tespit edilmemiştir. Hal böyle olunca, anılan hususların tespiti ve çekişme konusu taşınmaza kooperatifin müdahalesinin bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması, ardından davalı kooperatif tarafından açılan tapu iptal ve tescil istekli davanın sonucunun beklenmesi, mülkiyet durumunda bir değişiklik oluşması halinde yeni durum nazara alınarak ve tüm deliller değerlendirilmek suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken anılan hususların gözardı edilerek neticeye gidilmiş olması doğru değildir. Davacı Hazine’nin temyiz itirazının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.