Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12927 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 10866 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: GÖRELE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 07/06/2006NUMARASI: 2005/484-9Taraflar arasında görülen davada;Davacı.parsel sayılı taşınmazdaki .. payını eşinin borçlarından dolayı elinden çıkmaması amacıyla ve iade edilmek üzere davalı ağbisi K....'e temlik ettiğini,ancak onun da eşi olan diğer davalı H.. devrettiğini,yapılan işlemlerin muvazaalı ve hileli olduğunu ileri sürüp tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.Davalı k.. dava dilekçesindeki beyanların doğru olduğunu ifade etmiş,diğer davalı Hanife ise,davacı ile kendisinin boşandığı eşi olan K..in birlikte hareket ettiklerini,çekişmeli taşınmazı evlilik birliği içinde bozdurulan altınları karşılığında satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.Mahkemece,özellikle davalı K.in ikrarına göre davacı ile davalı K.. arasındaki işlemin muvazaalı olduğu ve davalı H...'nin de bunu bilebilecek durumda bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimiraporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden,kayden davacıya ait çekişme konusu .. parseldeki payın,13.7.2004 tarihli akitle ve satış yoluyla davalı K..e temlik edildiği,ondan da 12.10.2004 tarihinde ve satış suretiyle diğer davalı H..'ye intikal ettirildiği anlaşılmaktadır.Davacı,kocasının üçüncü kişilere borçlu olduğunu ve yapılacak bir takip sonucu taşınmazın elinden çıkabileceğini,bu sebeple çekişme konusu taşınmazdaki payını davalılardan K... devrettiğini, onun da muvazaalı olarak diğer davalıya intikal ettirdiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre,davacı davada kendi muvazaalı işlemine dayanarak istekte bulunmuştur.Hemen belirtilmelidir ki, belirtilen nedene dayalı olarak açılan davaların 5.2.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yazılı bir belgeyle ispat edilmesi zorunludur.Oysa, davacı davada sözü edilen kararda öngörüldüğü anlamda bir belge ibraz etmiş değildir.Bu durumda,davanın kanıtlandığı söylenemez.Hal böyle olunca,davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,21.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.