Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12627 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21641 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/02/2013NUMARASI : 2009/402-2013/48Yanlar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı C.. B.. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil istemine ilişkindir.Mahkemece, C.. B.. aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne; B.. B.. aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 186 ada 27 parsel sayılı taşınmazın kayyım ile idare edildiği, davalıların kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Davacı, taşınmaz üzerinde bulunan binanın dördüncü katının davalılar tarafından işgal edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı Cemal diğer davalı Bircan'ın karısı olup, taşınmazı 1979 yılında evin maliklerinden kiraladığını, ancak sonradan 2001 yılında bu kişilerin öldüklerini, taşınmazı tamir ederek masraf yaptığını kiracı olarak devam etmek istediğini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Ne var ki, İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/687 E. 2009/690 K. sayılı dava dosyasında davacı tarafından eldeki dosya davalıları aleyhine 01.01.1998-31.12.2004 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil istemiyle dava açıldığı ve davanın kabulüne karar verilerek kararın henüz taraflara tebliğ edilmediğinden kesinleşmediği görülmektedir. Anılan dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki veriler eldeki dava dosyasında mahkemece yapılan keşif neticesinde bilirkişiler tarafından emsal olarak alındığından anılan dosyanın kesinleşmesi beklenerek, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, aynı binanın başka bir bölümü hakkında ecrimisil istemiyle açılan İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/584 E. sayılı dava dosyasının getirtilerek anılan dosyanın eldeki dava dosyası ile birlikte değerlendirilmemiş olması da isabetli değildir. Keza, davalı Bircan'ın diğer davalının karısı olup taşınmazı birlikte kullandıkları ve haksız eylemden birlikte sorumlu oldukları göz ardı edilerek davalı Bircan hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi de isabetsizdir. Tarafların bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı HMK'nın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.