Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12588 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10828 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : ÇORLU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/03/2010NUMARASI : 2004/818-2010/211Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki bulunduğu 217 ada 42 parsel sayılı taşınmaza komşu 43 parsel maliki davalıların taşkın inşaat yapmak suretiyle tecavüz ettiklerini ileri sürüp elatmanın önlenmesi, yıkım olmazsa tazminat istemiştir.Davalı S.., dava konusu binanın 19 yıl önce iyiniyetle yapıldığını bildirip davanın reddini savunarak uygun bedel karşılığı temliken tescil istemiş, diğer davalı yanıt vermemiştir.Mahkemece, temliken tescil koşullarının oluştuğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi, yıkım isteğinin reddine, temliken tescil isteğinin kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım olmadığı takdirde tazminat isteklerine ilişkin olup, mahkemece yapılan inceleme araştırma ve uygulama neticesinde gerçekten de davalıların malik oldukları 43 parsele yapmış oldukları binanın davacının maliki olduğu 42 sayılı parsele teknik bilirkişi krokisinden B harfi ile gösterdiği bölüme taşkınlık yarattığı sabittir.Mahkemece, savunma yoluyla istenilen temliken tescil iste??i yönünden Türk Medeni Kanununun 725.maddesinin öngördüğü koşulların davalılar yararına gerçekleştiği benimsenerek temliken tescil isteğinin kabulüne karar verilmiş ve krokisinde taşkınlığın bulunduğu B harfi ile gösterilen yerle birlikte A ve C harfi ile gösterilen bölümlerin de bedeli karşılığında sicil kaydının iptali ile davalılar adına tesciline hükmedilmiş, hüküm yalnız davalı S.. tarafından temyiz edilmiştir.Hemen belirtilmelidirki; kararı davacı temyiz etmediğine, davalı S..'inde yargılama gideri bu giderlerden sayılan Avukatlık ücreti dışında başkaca bir temyiz itirazı bulunmadığına göre, gerek A.C harfleri ile gösterilen yerler gerekse B harfi ile gösterilen yerler bakımından Türk Medeni Kanununun 725.maddesinde öngörülen ifraz koşulu dışındaki şartların irdelenmesi ve değerlendirilmesine gerek bulunmamaktadır.Ne varki, mahkemece iptal ve tescile karar verilen bölümler bakımından kamu düzeni ile ilgili olarak bazı düzenlemeler getiren 3194 Sayılı İmar Yasasının 15,16.maddeleri hükümleri uyarınca ifrazının mümkün olup olmadığının Encümen Kararına dayalı olarak Belediyeden sorularak tespit edilmesi, ifrazının mümkün olması halinde temliken tescil savunmasına değer verilerek talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken ifrazın mümkün olduğuna dair Fen Bilirkişi görüşü ile yetinilerek neticeye gidilmiş olmasının doğru olduğu söylenemez.Anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup re'sen gözetilmesi gerekmektedir.Bu durum kazanılmış hak kuralının ve aleyhe bozma yasağının istisnasını oluşturur.O halde, davalının sair temyiz itirazları yerinde değil ise de, yukarıda değinilen hususlar gereğince temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlere hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 1.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.