Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12507 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8277 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : SAPANCA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/10/2013NUMARASI : 2012/556-2013/390Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar 3.HD'ce "...müşterek taşınmazlardan olan ahşap evin davalı dışındaki kişilerce kullanıldığı belirlenerek 13.04.2009 tarihinden itibaren istenen ecrimisilin husumet nedeni ile reddine karar verilmesine rağmen, aynı taşınmaz için 13.04.2009 tarihinden geriye yönelik dönem için (gerçekleşmiş) ecrimisile hükmedilmesi doğru görülmemiştir.Bundan ayrı, dava dilekçesi ile müşterek tüm taşınmazların getirebileceği kira geliri üzerinden davacının payına isabet eden kısım için aylık 283 TL ecrimisil talep edilmesine rağmen, mahkemece talep aşılarak müşterek taşınmazlardan davalı tarafça inşa ettirilen 3 katlı binanın arsası ile ayakkabı dükkânı için ayrı ayrı aylık 283’er TL ecrimisile hükmedilmesinin nedeni anlaşılamamıştır(HUMK. md.74). Öte yandan; davacı tarafından gönderilen ihtarname davalı tarafa 16.04.2009 tarihinde tebliğ edilmiş olup, bu tarihten önce davalı tarafın intifadan men edildiği ispat edilememiştir. Bu nedenle, intifadan men tarihinden itibaren davalı tarafça inşa ettirilen binanın arazisi üzerinden ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, geriye yönelik dönem için (gerçekleşmiş) ecrimisile hükmedilmesinin doğru olmadığı..." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, bozma kararına uyulmuş olmakla bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hakkın doğacağı ve buna göre bozma kararında belirtildiği şekilde araştırma ve inceleme yapılması gerekeceği kuşkusuzdur. Ne var ki, bozmaya uyulduğu halde bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. O halde; davaya konu 116 ada 5 parseldeki üç katlı binanın mülkiyetinin davalıya ait olduğu Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/253E., 2010/8K. Sayılı dava dosyası ile sabit olduğuna göre artık binanın yer aldığı arsa üzerinden ecrimisil hesabının yapılması gerekirken Sapanca Sulh Hukuk Mahkemesi 2009/10 Değ., sayılı dosyasındaki binanın her katı için hesaplanan ecrimisilin hüküm altına alınması doğru olmadığı gibi dava konusu edilen 25 ada 24 sayılı parsel sayılı taşınmaz üzerindeki bina yönünden de ayrıca olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış olması da isabetli değildir.Tarafların bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.