MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/12/2013NUMARASI : 2013/113-2013/752Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...........'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Davacı, kayden maliki bulunduğu 1865 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 88 ve 89 no'lu bağımsız bölümlerin ......... Sitesi Yönetimi adına davalılar tarafından taşınmazlardan birisinin site yönetim binası olarak, diğerinin ise kiraya verilmek suretiyle kullanıldığını ileri sürerek eldeki davayı açmış; davalılar ise, davanın ......... Tatil Sitesi Yönetimi tüzel kişiliğine karşı açılması gerekirken yönetim kurulu üyelerine karşı açılmasının doğru olmadığını, 88 ve 89 no'lu bağımsız bölümlerin sitenin ortak kullanım alanı olduğunu, uzun süredir bu şekilde kullanıldığını, davacının bu bağımsız bölümler üzerinde bir hakkı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Kat Mülkiyeti Kanununun 19,33 ve EK 1.maddesi gereğince mahkemenin görevsizliğine ilişkin olarak verilen karar Dairece, " Davacının TMK'nın 683.maddesine göre mülkiyet hakkına dayalı olarak istekte bulunduğu, görevli mahkemenin taşınmazların değerine göre belirleneceği ve uyuşmazlıkta Kat Mülkiyeti Kanununun uygulama yeri bulunmadığı" gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının kabulü ile 88 ve 89 no'lu bağımsız bölümlere davalı ....... Sitesinin yaptığı elatmanın önlenmesine, ecrimisil talebinin kısmen kabulü ile 9.254,47 TL'nın davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karar davalılar vekilince temyiz edilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1865 parsel sayılı taşınmazdaki kat irtifaklı 88 ve 89 no'lu dükkan vasıflı bağımsız bölümlerin davacı adına kayıtlı iken davacının dava konusu taşınmazıları yargılama sırasında 28.07.2011 tarihinde dava dışı D. B. 'e satış yoluyla devrettiği, davalı Necmettin'in aynı taşınmazda 50 no'lu, davalı İbrahim'in de 40 no'lu bağımsız bölümlerin malikleri oldukları anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, sıfat tarafların davanın konusu olan hak ile bağlantısını ifade etmekte olup, bu husus kamu düzeniyle ilgilidir. Bilindiği üzere; dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucudur. Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş, 1086 sayılı HUMK.'nun l86. ve 6100 sayılı Yasanın 125. maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Yasasının 125/2. maddesi, dava konusunun davacı tarafından üçüncü kişiye devredilmesi halinde devralan kişinin davacı sıfatı ve buna bağlı olarak dava takip yetkisi kazanacağı ve davanın yeni davacı ile süreceği esasını getirmiştir.Ne var ki; somut olayda davacı adına kayıtlı 88 ve 89 no'lu dükkanların yargılama sırasında el değiştirdiği, ancak yeni malikin davaya katılmadığı görülmüştür. Mahkemece yapılacak iş, 6100 sayılı HMK'nun 125/2. maddesinin öngördüğü usuli işlemlerin yapılmasıdır.Öyle ise; davacının yargılama sırasında taşınmazları 3.kişiye devretmesi karşısında HMK'nın 125/2. maddesi uyarınca yukarıda değinilen usulü eksikliklerin giderilmesi, ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden hüküm kurulması doğru değildir.Kabule göre de; Mersin 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1993/1237 Esas, 1994/771 Karar sayılı ilamına göre, davacı C.. B..'in açtığı dava sonucunda, 1865 parsel üzerinde kurulu ...... Tatil Sitesinin eski kat irtifakı ile arsa paylarının iptali ile taşınmazda 82 adet bağımsız bölüm oluşturulmasına karar verildiği anlaşılmakta olup taşınmazda yeni kat mülkiyeti rejimi kurulduğuna ilişkin bu kararın kesinleşip kesinleşmediği de araştırılmalıdır. Bu durumda, 88 ve 89 no'lu bağımsız bölümlerin son hukuki durumuna göre bağımsız bölüm vasfını taşıyıp taşımadığı, bağımsız bölüm vasfını kaybetmiş ise hangi tarihte kaybettiğinin tespiti önem arzetmektedir.Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.