Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12214 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 8083 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 12/09/2011NUMARASI: 2010/304-2011/368Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve kal davası sonunda, yerel mahkemece davanın, husumetten reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın husumetten reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davalı şirket tarafından 7 parsel sayılı taşınmaza yapılan binanın davacıya ait 11 parsel sayılı taşınmaza taşkın olduğunun ileri sürüldüğü, davalı şirketin “binayı kendisinin inşa ettiğini, herhangi bir taşmanın söz konusu olmadığını, mevcut sınırlara yapılandığını” savunduğu, davalı şirket tarafından bina yapılan 7 parsel sayılı taşınmazın dava dışı N... B... adına kayıtlı olduğu görülmektedir.Bilindiği üzere; elatmanın önlenmesi ve yıkım davaları kural olarak fiilen elatan kişiye karşı açılır. Somut olayda elattığı ileri sürülen davalı şirket olup, kendisi de yıkımı istenen binayı inşa ettiğini kabul etmiştir. Bu durumda anılan şirket davalı olma sıfatına sahiptir.Öte yandan, söz konusu binanın bulunduğu parsel aslında şirketin hakim sermayedarı olan dava dışı N... B...'e ait olup yıkımın malikin hukukunu da doğrudan etkileyeceği açıktır.Dava binanın ana nüvesinin bulunduğu bitişik parsele yönelik açıldığına göre HMK'nun 59. maddesinde sözü edilen zorunlu dava arkadaşlığının gereği olarak o parsel malikinin davada yer alması zorunluluktur.Hal böyle olunca; davalı şirketin binayı yaptığı taşınmazın maliki olan N... B...'in davaya dahil edilmesi için davacıya önel verilmesi, ondan sonra taraf delillerinin değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davacıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.