MAHKEMESİ : MERSİN 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 14/05/2013NUMARASI : 2012/450-2013/263Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.Dosya içeriği, toplanan deliller ve eksiğin tamamlanması suretiyle getirtilen belgelere göre; davalı İ.. İ.. tarafından anaokulu yapılmak suretiyle 18.09.2002 tarihinde el konulan 68 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 2356/4061 oranında payı davacı Aynur'un, annesi Cemile'den 30.12.2005 tarihinde satın almak suretiyle kayden paydaş olduğu,22.03.2007 tarihli il encümen kararı ile taşınmazın kamulaştırıldığı, davalı İ.. İ.. tarafından dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve adına tescili için Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/288 E. sayılı dosyası üzerinden 05.05.2008 tarihinde açılan davaya karşılık olarak davalılardan Aynur'un da, kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescil davasının açıldığı tarihten elatma tarihine kadar geriye dönük olarak 125.297,00 TL (ıslah ile birlikte idare adına tescil davasının açıldığı tarihten geriye dönük 5 yıllık 140.890,00 TL) ecrimisil isteğinde bulunduğu, Mahkemenin 2009/721 K. sayılı ilamı ile kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescil davasının kabulüne;karşı dava olan ecrimisil davasının ise reddine ilişkin olarak verilen kararın 18. Hukuk Dairesince " ...sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak davacı idare tarafından 18.09.2002 tarihinde el konulan dava konusu taşınmazın 22.03.2007 tarihinde kamulaştırılıp, 05.05.2008 tarihinde ise tespit ve tescil davası açıldığı durum dikkate alınarak el koyma tarihinden kamulaştırma tarihine kadar olan dönem için karşı davacı A.. K.. yönünden işgal tazminatına (ecrimisile) hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunun genel hükümlere göre tahkik ve tespiti amacıyla tefrik kararı verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değildir" gereğine değinilerek bozulduğu ve mahkemece bozma ilamına uyularak ecrimisil talebi tefrik edilerek yapılan yargılama sonunda kamulaştırma tarihinden elatma tarihine kadar geriye dönük olarak hesaplanan rapora istinaden davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Dosya içeriği ve toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle; davalı idarenin kamulaştırma tarihine kadar taşınmaza el atmasının haksız fiil niteliğinde olduğu gözetilerek ve zemin (arsa) geliri üzerinden ecrimisil hesaplanıp davalı idarenin sorumlu olduğu miktar saptanarak ecrimisile karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı vekilinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Davalı vekilinin diğer temyiz sebeplerine gelince; Bilindiği üzere; iddia ve duruşma aşamasında ileri sürülmeyen hususların temyiz aşamasında ileri sürülemeyeceği kuşkusuzdur.Somut olaya gelince; dosyada mevcut tapu kaydından, davacının 30.12.2005 tarihinde satın almak suretiyle taşınmaza kayden paydaş olduğu anlaşılmaktadır. Eldeki davada, davacı dava dilekçesinde, taşınmazda 15.02.2008 tarihinde ölen miras bırakanı Cemile'nin paydaş malik olduğu dönem ile ilgili terekeden yararlanmaya ilişkin olarak açıkça ecrimisil isteğinde bulunmamış,sadece kayıttan kaynaklı hakka dayalı olarak elatma tarihine (yargılama sırasında talebin daraltılması suretiyle 05.05.2003 tarihine) kadar geriye dönük ecrimisil istemiyle dava açmış bulunmaktadır.Temyiz incelemesindeki geri çevirme kararı neticesinde davacı vekili 21.05.2014 tarihli beyan dilekçesinde ise miras bırakan Cemile'nin taşınmazda paydaş malik olduğu dönem için de miras payına ilişkin ecrimisil istediğini bildirmiştir.Hal böyle olunca, davacının davaya konu taşınmaz için kayden malik olduğu 30.12.2005 tarihinden itibaren ecrimisil isteyebileceği gözetilerek kamulaştırma kararının alındığı 22.03.2007 tarihine kadarki dönem için davacının 2356/4061 oranında payına isabet eden belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken,30.12.2005 tarihinden önceki dönemi de kapsar şekilde hesaplanan ecrimisile karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de; davacı, dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescil davasının açıldığı tarihten elatma tarihine kadar geriye dönük olarak;ıslah ile birlikte ise talebini daraltmak suretiyle idare adına tescil davasının açıldığı tarihten geriye dönük 5 yıllık ecrimisil isteğinde bulunduğu halde mahkemece, 6100 sayılı HMK'nun 26. (1086 sayılı HUMK'nun 74.) maddesine aykırı olarak talep aşılmak suretiyle elatma tarihine kadar; davalı idare vekilinin süresinde verdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazı dikkate alınmadan,elatma tarihinden davacının kayden malik olduğu tarihe kadar 1/5 oranında miras payı gözetilmeden davacı 2356/4061 oranında malik imiş gibi ve heyet bilirkişi raporunda taşınmazın bir dekarının 2002 yılı aylık kira bedeli 200,00 TL olarak belirlenmesine rağmen hesabın 250,00 TL üzerinden yapılarak belirlenen ecrimisil miktarına göre fazla ecrimisile hükmedilmesi de isabetsizdir. Davalı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.