Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11796 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 895 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : KASTAMONU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/07/2013NUMARASI : 2012/423-2013/370Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı H.. D.. vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 13.10.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat H. U. geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı N.. T.. vekili Avukat, davalı N.. T.. gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ..... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan eşi M. T. 'nun 95, 241, 244, 489, 327, 382 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını satış göstermek suretiyle davalı kardeşlerine devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, temliki işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Hüküm davalılarda Hikmet tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan M. T. 'nın, 489 parsel sayılı taşınmazdaki 4/9 payını 09.03.2007 tarihinde, 95 ve 241 parsel sayılı taşınmazlardaki 4/9 payını dava dışı vekili T. aracılığıyla 30.05.2011 tarihinde, 244 parsel sayılı taşınmazdaki 52/144 payını ise 11.11.2008 tarihinde davalı kız kardeşi H. 'e satış suretiyle temlik ettiği, ayrıca murisin davaya konu 327 ve 382 parsel sayılı taşınmazlardaki 1/2 paylarını da dava dışı vekili T. aracılığıyla 22.06.2011 tarihinde kardeşi olan diğer davalı N. 'ye satış suretiyle temlik ettiği, murisin 10.07.2011 tarihinde çocuksuz olarak ölümü ile geriye mirascı olarak davacı eşi ile kardeşleri olan davalı N. ve H. 'in kaldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki; mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucunda mirasbırakan M. T. tarafından davalı kardeşlerine yapılan devir işlemlerinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanmak suretiyle davanın kabul edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalı H. 'in bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine. Ancak, dava konusu edilen ve mirasbırakandan davalı H. e geçen taşınmazlar ve bu taşınmazlardaki payları yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davalı H. 'in taşınmazlardaki kendisine miras yoluyla intikal eden ve diğer davalı kardeşi Niyazi'den satış suretiyle edindiği payları da kapsayacak şekilde kabul kararı verilmesi doğru değildir. Davalı H. 'in bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.