Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11781 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 5407 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : ÜMRANİYE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/12/2011NUMARASI : 2010/252-2011/729 Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 23.10.2012 Salı günü saat 09.40'ta daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, HUMK'nun 413. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddesi uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yer ile yıkımı istenen şeyin değeri ve talep edilen tazminat toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı kuşkusuzdur.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın, hükmedilmesi istenen tazminat miktarı üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı, el atmanın önlenmesi ve yıkım yönlerinden harç yatırılmadığı gibi, yargılama sırasında da bu yönlerden harç ikmali yapılmadığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüştür. Hal böyle olunca, öncelikle davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri ile ilgili olarak keşfen saptanan dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir.Davalıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.