Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11622 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8724 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/12/2014NUMARASI : 2013/44-2014/402Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 1038 ada 111 parsel sayılı taşınmazına, komşu 917 ada 4 parsel maliki olan davalının taşkın yapılaşmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, yapı ve eklentilerin yıkılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, binasının tecavüzlü olmadığını, iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, müdahalenin keşfen saptandığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; eldeki davanın 01.02.2013 tarihinde açıldığı,davacı adına kayıtlı dava konusu 1038 ada 111 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak inşaat ruhsatları alınıp inşaata başlandığı, bu sırada yapılan ölçümlerde davalı taşınmazı üzerindeki yapının davacı parseline tecavüzlü olduğunun saptandığı,dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarının incelenmesinden de;niteliği arsa olan taşınmazın davacı C. K. adına kayıtlı iken 05.03.2013 tarihinde üzerinde kat irtifakı tesis edildiği, birçok bağımsız bölüm davacı C.K. adına kayıtlı iken bazı bağımsız bölümlerin ise üçüncü kişilere satış suretiyle temlik edildiği, davacı parseline taşkın binanın yer aldığı 917 ada 4 parsel sayılı taşınmazda ise davalının dava dışı kişilerle paydaş oldukları anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, arzın bütünleyici parçası (mütemmim cüz) olan muhtesatların, zeminin mülkiyetine tabi olmaları nedeniyle (TMK 684. md.) yıkım istekli davalarda, binanın ana nüvesinin üzerinde bulunduğu taşınmazın tüm maliklerinin davada yer alması zorunludur.Taraf teşkili sağlanmadan yargılamanın sürdürülmesine yasal olanak yoktur. Hâl böyle olunca, 917 ada 4 parsel sayılı taşınmazın diğer paydaşlarının davada yer almalarının sağlanması, ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davalının temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.