MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/02/2013NUMARASI : 2012/129-2013/92 Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve miras payı oranında tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, derdestlik nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar Dairece "... kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılmasının doğru olmadığı " gerekçesi ile bozulmuş mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda derdestlik nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; miras bırakan A. E..'nun 14.08.2003 tarihinde öldüğü, geride ilk eşi Hayriye'den olma davacılar Hulusi, Sevgi ve Sevinç ile ikinci eşi davalı Habibe'nin kaldıkları, çekişme konusu 1146 parselde bulunan 11 nolu bağımsız bölümdeki ½ payını uhdesinde bırakarak diğer ½ payını 09.02.1996 tarihli satış aktiyle ikinci eşi olan davalıya temlik ettiği, mirasbırakanın daha sonra 03.06.1996 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile ½ paydaşı olduğu 11 nolu bağımsız bölümün ve Çanakkale ili... İlçesindeki 136 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın kullanma hakkını davalıya vasiyet ettiği, muris ile davalının 11 nolu bağımsız bölümdeki ½ paylarının çıplak mülkiyetlerini uhdelerinde bırakarak intifa haklarını karşılıklı olarak birbirlerine 13.12.2002 tarihinde devrettikleri, anılan vasiyetnamenin Ayvacık Sulh Hukuk Mahkemesinin 2003/356 Esas sayılı dosyasında açılıp okunduğu, davacıların Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/298 Esas sayılı dosyası üzerinden bu vasiyetnamenin iptali ve murisin davalıya temlik ettiği pay da konu edilmek suretiyle tenkis istekli dava açtıkları,davalının da 2005/148 Esas sayılı dosyası üzerinden 11 nolu bağımsız bölümdeki murise ait 1/2 paya ilişkin olarak Türk Medeni Kanununun 240. maddesi uyarınca katılma alacağına mahsuben ayrıca Türk Medeni Kanununun 652. maddesi gereğince miras hakkına mahsuben tapu iptal ve tescil istemli dava açtığı ve her iki davanın birleştirilerek görüldüğü, Mahkemenin 2006/298 Karar sayılı ilamı ile asıl dava bakımından vasiyetnamenin iptaline; birleşen dava bakımından ise görevsizlik nedeniyle dosyanın Aile Mahkemesine gönderilmesine ilişkin olarak verilen kararın Yargıtay 2. Hukuk Dairesince "... sair temyiz itirazlarının reddine.Ancak tenkis isteği hakkında olumlu yada olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru olmadığı gibi Türk Medeni Kanununun 240. maddesine dayanan talep yönünden dosyanın görevli ve yetkili aile mahkemesine; aynı yasanın 652. maddesine dayanan talep yönünden ise, dosyanın görevli ve yetkili Sulh hukuk mahkemesine gönderilmesi gerekirken tefrik edilmeksizin her iki talebin de aile mahkemesine gönderilmesi isabetsizdir" gereğine değinilerek bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak birleşen dosyadaki istemler hakkında tefrik kararı verildiği ve tenkis isteğinin ise Mahkemenin 2010/228 Esas sayılı dosyasında görülmeye devam ettiği anlaşılmaktadır. Davacılar, mirasbırakanın çekişmeli taşınmazı davalıya temlikinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır. Bilindiği üzere, derdest davadan söz edebilmek için davaların taraflarının, konusunun ve hukuki sebebinin aynı olması gerekir. Belirlenen olgu ve ilkeler gözetilmek suretiyle somut olaya gelince;eldeki davada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istenildiği gözetildiğinde, tenkis davasının dava konusu ve tarafları aynı olmakla birlikte, dava sebebinin farklı olması nedeniyle derdestlikten söz edilemeyeceği açıktır. Hal böyle olunca, işin esasına girilerek taraf delillerinin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davacılar vekilinin, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.