Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11547 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21674 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : ANAMUR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/04/2012NUMARASI : 2010/252-2012/195Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Ne varki, dava dilekçesinde elatmanın önlenmesi isteği yönünden dava değerinin gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı, ecrimisil isteği bakımından bir değer gösterilmediği, yargılama sırasında da bu istek yönünden değer belirlenmediği ve harç tamamlanmadığı görülmektedir. Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür bir davada, HUMK'nun 413 ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil veya tazminatın toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri , yıkımı istenilen yapı değeri ve talep edilen ecrimisil toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı ve belirlenen bu değer üzerinden Harçlar Kanununun 26, 27, 28, 30 ve 32 maddelerinin öngördüğü şekilde işlemlerin yerine getirileceği ve gerekli olan harcın alınacağı tartışmasızdır. Öte yandan, Harçlar Kanunu harç alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır. 492 sayılı Kanunun 32. maddesinde ise yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmış 30. madde hükmünde de " ... muhakeme sırasında tespit olunan değerin dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa yalnız o celse için muhakemeye devam olunur; takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. HMK'nin 150 (HUMK.' nun 409.) maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır." düzenlemesine yer verilmiştir. Hal böyle olunca, ecrimisil isteği yönünden davacıya değer bildirmesi yönünde süre verilmesi ve bildirilen değer üzerinden, yukarıda değinilen ilkeler ve düzenlemeler gözetilmek suretiyle, harç ikmali yaptırılması, bu koşul yerine getirildiği takdirde davaya devam edilerek işin esasına girilmesi, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, değinilen hususlar gözardı edilerek işin esası bakımından yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazı değinilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer konuların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.