MAHKEMESİ: ALAÇAM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ: 09/09/2008NUMARASI: 2008/76-2008/114Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakanları M.S.’nın vekili aracılığıyla 19 parsel sayılı taşınmazını davalı N.ye, 127 parsel sayılı taşınmazını da davalılar A.t ile S.’ye satış suretiyle temlik ettiğini, A. ile S.’nin de dava dışı kişiye temlik ettiğini, temlik tarihinde miras bırakanın hukuki işlem yapma ehliyetinin olmadığını ileri sürerek, tapu iptal, miras bırakan adına tescil ve değerin tazmini isteğinde bulunmuşlardır.Davalılardan N., davanın reddini savunmuş, diğer davalılar bir cevap vermemişlerdir.Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece, isteğin tapunun iptali ile terekeye döndürülmesi ve bedel isteğine ilişkin olup, davada miras bırakanın tüm mirasçılarına yer verilmediği, davanın görülebilirlik koşulunun gözardı edildiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılardan N.S.tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal, miras bırakan adına tescil ve değerin tazmini isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece, taşınmazda elbirliği mülkiyeti söz konusu olup, dava dışı ortakların bulunduğu davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması ya da miras şirketine atanacak temsilcisi aracılığıyla davanın sürdürülmesi gerektiğine değinilerek bozulmuştur.Bozma kararına eylemli olarak uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeden davanın kabulüne karar verilmiştir.Oysa, hükmüne uyulan bozma ilamında yapılması gereken iş ve işlemler açıkça bildirilmiştir.Bozma kararına uyulmakla, davanın tarafları yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bozma kararında belirtildiği şekilde işlem yapılması bu sebeple zorunlu hale gelir. Ne varki, mahkemece bu zorunluluk gözardı edilmiştir.Hal böyle olunca; dava dışı ortaklar davaya katılıp da olur vermedikleri takdirde, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanmasının sağlanması, davada görülebilirlik koşulunun yerine getirilmesi, ondan sonra işin esası hakkında bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 2.2.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.