MAHKEMESİ: DENİZLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 09/02/2007NUMARASI: 1996/363-2007/18Taraflar arasında görülen davada; Davacı,miras bırakana ait 80 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında rızai taksim yapıldığı belirtilerek davalılar adına tespitle tescil olunduğunu,mirasçılar arasında miras yada rızai taksim sözleşmesi yapılmadığını ileri sürüp tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiş,yargılama sırasında ıslah ile davalı A..payını temlik ettiğinden 8.500.000.TL tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiş,ıslah harcını ise yatırmamıştır.Davalılar Y..ve Ü...dava konusu taşınmaz hakkında Denizli Tapulama Mahkemesinin 1979/138 Esas,1987/16 Karar sayılı ilamının taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğunu,taşınmazı uzun zamandır kullandıklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır . Diğer davalı,yargılamaya katılmadığı gibi davaya cevap da vermemiştir. Mahkemece,davanın reddine ilişkin olarak verilen karar,dairece; “çekişme konusu 80 parsel hakkında Denizli Tapulama Mahkemesinin 07.07.1987 tarih,1979/138 Esas, 1987/76 Karar sayılı ilamında sözü edilen Z....Ö...ın davacının murisi Z.. K..’la bir ilgisi olmadığı,davacı ve miras bırakanın davada taraf olmadıkları anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca işin esasına girilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere tarafları bağlayan kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir” gerekçesiyle bozulması üzerine bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılar Y..ve Ü... tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 27.11.2007 Salı günü saat 09.15' de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi E..S..'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Ancak, çekişme konusu 80 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasına tabi tutalarak birçok ada ve parsellerin oluştuğu görülmektedir. Mahkemece, imar parselleri dikkate alınarak, imar parselleri üzerinden hüküm kurulması gerekirken hukuki varlığını yitiren kadastral parsel üzerinden karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, davanın kabul edildiği dikkate alınarak keşfen saptanan değer üzerinden hesaplanacak harca hükmedilmesi gerekirken bu hususta bir karar verilmemiş olması da doğru değildir.Davalı Y..ve Ü...ın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.11.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.