MAHKEMESİ : ELAZIĞ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/09/2013NUMARASI : 2012/34-2013/499Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı M.. Ç.. vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir. Davacı, çekişme konusu 4235 ada 12 parsel sayılı, akaryakıt istasyonu ve arsası vasıflı taşınmazın davalılarla birlikte paydaşı olduğunu, taşınmazın Esmar Petrol adı altında akaryakıt istasyonu olarak işletildiğini ancak kendisine bir ödeme yapılmadığını, davalıların taşınmazı haksız olarak işgal ettiklerini ileri sürerek ecrimisil istekli eldeki davayı açmıştır.Mahkemece, taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak kullanıldığı, bu kullanım nedeniyle davacıya payına düşen bedelin ödenmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli, 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)Somut olaya gelince; taraflar arasında taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak kullanımına ilişkin intifa hakkı sözleşmesinin var olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalıların kullanımı, kötüniyetli ve haksız işgal olarak değerlendirilemez.O halde, davacının intifadan kaynaklı alacak talep edebileceği gözetilerek ecrimisil davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davalı Muammer vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.