Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11277 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 9774 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: ESKİŞEHİR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 28/12/2011NUMARASI: 2011/212-2011/575Yanlar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu,açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, Mahkemece davacıların aktif dava ehliyetleri bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 2646 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 31 nolu bağımsız bölümün eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen belgelerden vesayet altına alınan H.'e ait olup, H. tarafından aralarında boşanma davası derdest olan davalıya satış suretiyle intikal ettirildiği kayden sabittir. Bu belirlemeye göre davacılar G., U.ve L. kendi adlarına açmış oldukları davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. O halde adı geçenlerin temyiz itirazlarının reddi ile aleyhlerine verilen hükmün ONANMASINA. Vesayet altındaki H.vekilinin temyiz itirazlarına gelince; eksiğin tamamlaması yoluyla getirtilen belgelerden L.'in davacı H.'e vasi olarak atandığı görülmektedir.Hemen belirtilmelidir ki, davayı H. kendi adına açmış ve sonradan vesayet altına alınmıştır. Başlangıçta H. yönünden dava şartı yok ise de, sonradan vesayet altına alınarak kendi adına dava açan L.H.'e vasi atandığına göre, TMK'nun 462/8 maddesi hükmü uyarınca açılan bu davaya vasinin izin almak suretiyle devam etmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Bu durum karşısında davacı H.'in davada aktif dava ehliyetinin bulunmadığı söylenemez.Hal böyle olunca, Hüsamettin yönünden öncelikle TMK'nun 462/8 maddesi hükmü uyarınca vesayet makamından dava için izin alınması ve bu usuli işlemin gerçekleştirilmesini takiben davada ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenlerine dayanıldığı için, hukuki ehliyetsizliğin kamu düzeni ile ilgili olduğu gözetilerek önemine binaen öncelikle incelenmesi, iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanması, 2659 Sayılı Yasanın 7 ve 16 maddeleri gereğince Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesinden rapor alınması, davacı H.in ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde Borçlar kanununun 28. (6098 Sayılı Yasanın 36. maddesi) gereğince bir değerlendirme yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacı H.'in bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü ( 6100 Sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla ) 1086 Sayılı HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,15.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.