MAHKEMESİ : BORÇKA SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/11/2012NUMARASI : 2011/400-2012/215Yanlar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Asıl Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden davaya 3533 Sayılı Yasa hükümleri gereğince hakem sıfatıyla bakılarak 28.11.2012 tarihinde karara bağlandığı,kararın başlık ve giriş kısmında hakem(tahkim)sıfatı ile yazılı olduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtmek gerekir ki, 3533 Sayılı Yasa değişikliğe uğramadan önce; 5519 Sayı Yasanın 1. maddesinde öngörüldüğü üzere taşınmazların sicile tescilinde Genel Mahkemelerin görevli olması hali hariç, 3533 Sayılı Yasanın 1. maddesi kapsamındaki tüm kamu kurum ve kuruluşlar arasındaki çekişmelerin niteliği ne olursa olsun hakem mahkemesi sıfatıyla çözüme bağlanması gerekmekte idi. Ne varki, 3.7.2003 tarihinde kabul edilip 19.7.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4916 sayılı yasanın 24. maddesiyle 3533 sayılı yasanın 4. maddesi hükmü değiştirilmiş, taşınmazın aynı ile ilgili çekişmeler bu maddenin kapsamı dışına çıkartılarak çekişmelerin genel mahkemelerde çözüme kavuşturulacağı hükme bağlanmıştır. Bir başka söyleyişle taşınmazın aynına yönelik çekişmelerde 4916 Sayılı Yasa değişikliği ile hakemin görevi son bulmuştur.Bilindiği üzere; görev kuralı kamu düzeni ile ilgili olup mahkemelerce davanın her aşamasında kendiliğinden (res’en) gözetilmesi gereken bir usul kuralıdır. Ayrıca yasal düzenlemelerle sonradan yürürlüğe konulan usul hükümlerinin özellikle mahkemelerin görevini belirleyen kuralların kesinleşmemiş eldeki davalarda da uygulanacağı açıktır.Öte yandan şahıs aleyhine açılan davalarında Asliye Hukuk Mahkemelerinde görüleceği ve de hakem sıfatı ile de bakılabilmesi için o yerin en kıdemli Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olacağı da tartışmasızdır. Hal böyle olunca;yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda görevsizlik karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Davacının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 04.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.