MAHKEMESİ : ALANYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/07/2012NUMARASI : 2010/718-2012/667Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Ne varki, davacı dava dilekçesinde taşınmazla ilgili olarak bir değer belirtmediği, ecrimisil bakımından değer gösterilmekle yetinildiği, yargılama sırasında elatıldığı ileri sürülen taşınmaz ve ecrimisil isteği bakımdan keşfen belirlenen değer üzerinden harcın tamamlanmadığı,15.12.2011 tarihinde el atma yönünden eksik harç tamamlanmadığından işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir..Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür bir davada, HUMK'nun 413 ve 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 16.maddesi uyarınca dava değerinin elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil veya tazminatın toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (04.03.1953 tarih 10/2 Sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı ve belirlenen bu değer üzerinden Harçlar Kanunu'nun 26, 27, 28, 30 ve 32 maddelerinin öngördüğü şekilde işlemlerin yerine getirileceği ve gerekli olan harcın alınacağı tartışmasızdır.Öte yandan, Harçlar Kanunu harç alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır. 492 Sayılı Kanunun 32.maddesinde ise yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmış 30.madde hükmünde de "...muhakeme sırasında tespit olunan değerin dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa yalnız o celse için muhakemeye devam olunur; takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. HUMK.' nun 409. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır." düzenlemesine yer verilmiştir.Hal böyle olunca, dava dilekçesinde elatmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak davacı tarafından bir değer gösterilmediği, gözetilmek suretiyle mahkemece elatıldığı iddia edilen taşınmaz için keşfen belirlenen değer üzerinden, yukarıda değinilen ilkeler ve düzenlemeler nazara alınarak harç ikmalinin sağlanması, mahkemece yapılacak ihtara da rağmen harç ikmali yapılmaması halinde HUMK'nun 409. maddesi uyarınca "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Tarafların bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre işin esasının inclenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 4.7.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.