Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11209 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 9200 - Esas Yıl 2006
MAHKEMESİ : DEMİRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 17/07/2003NUMARASI : 1999/31-66Taraflar arasında görülen davada;Davacı .parsel sayılı taşınmaza davalı A. K. Tarafından 2863 Sayılı Yasa hükümlerine aykırı olarak izinsiz ve ruhsatsız inşaat yapıldığını ileri sürüp; yıkım isteğinde bulunmuştur.Davalı A. Çekişmeli taşınmazın kayden tapu maliki olmadığını, payını davadan önce eşine satmış olduğunu, taşınmaz üzerindeki yapıyı ise sit alanı ilanından önce ruhsat almak suretiyle inşa ettiğini belirtip, davanın reddini savunmuş, dahili davalı G. , davayı kabul etmediğini beyan etmiş, diğer dahili davalı, davaya yanıt vermemiştir.Mahkemece, davada Adli Yargının görevli olmadığından bahisle verilen görevsizlik kararının Dairece"... işin esasına girilerek çekişmeli yerde uzman bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılarak, dava konusu yapının sit alanı içerisinde kalıp kalmadığının saptanması, inşaatın sit alanı ilanından öncemi yoksa sonramı yapıldığının belirlenmesi ve hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi..." gereğine değinilerek bozulması üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen kararın Dairece bu kez "çekişmeli yapı yada yapıların yıkımına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kesin olarak bozulması üzerine bozma ilamına uyulduktan sonra tapu kayıt malikleri davaya dahil edilerek dahili davalılar yönünden davanın kabulüne , davalı Ahmet bakımından ise tapu malik olmaması nedeniyle davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, yıkım isteğine ilişkin olup, Dairenin 19.11.1997 tarih 13649-14694 sayılı ve özellikle 24.3.1999 tarih 2847-2985 sayılı bozma ilamında, davalı A. hakkindaki davanın kabulü ile muhtesatın yıkımına karar verilmesi gereğine değinilmiş; mahkemece bu bozmaya uyulmuştur.Bozma kararına uyulmakla tarafları yararına usuli kazanılmış hak oluşun ve bozma ilamında işaret edildiği şekilde hüküm kurulması mahkeme bakımından zorunlu hale gelir.Buna karşın usul kuralları dikkate alınmaksızın yanılgılı ve anlamsız gerekçelerle davalı A.yönünden davanın reddedilmiş olması isabetsizdir.Davanın temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.11.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.