Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11136 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 3645 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2012NUMARASI : 2011/513-2012/210Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, duruşma isteği değerden reddedildi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, yolsuz tescil iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, tapu iptal ve tescil davaları kayıt malikine karşı açılabileceğinden, davalı Tapu Sicil Müdürlüğü hakkındaki davanın sıfat yokluğundan reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerinde değildir, reddineDavacının öteki temyiz itirazlarına gelince;Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1947 parsel sayılı taşınmazdaki 6 nolu bağımsız bölüm, dava dışı R.. adına kayıtlı iken 12.11.2010 tarihinde satış yoluyla davacıya temlik edilerek adına sicil kaydının oluştuğu; çekişmeli bağımsız bölüm, davacı adına kayıtlı iken, Şanlıurfa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/24 esas, 2011/290 karar sayılı ilamına istinaden hükmen davalı P.adına tescil işleminin gerçekleştirildiği; davacının, maliki olduğu çekişmeli 6 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak Şanlıurfa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/24 esas, 2011/290 karar sayılı kararıyla, önceki maliki R. adına tapu kaydının iptali ile davalı P.adına tesciline karar verildiğini, o davanın yargılaması sırasında çekişmeli bağımsız bölümün R..tarafından kendisine satış yoluyla temlik edilmesine karşın, husumet yöneltilmediği için anılan davada taraf olmadığı ve hakkında bir hüküm kurulmadığı halde, davalı Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından ilamın infaz edilerek, davalı P.. adına yolsuz olarak tescil işleminin gerçekleştirildiğini ileri sürerek, eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.Bilindiği gibi, tapu iptal ve tescil davaları davaya konu taşınmazın kayıt maliki aleyhine açılır ve verilen hükümlerde davanını taraflarını bağlar.Somut olayda, Şanlıurfa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/24 esas sayılı, dava dışı R..aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sırasında, davaya konu 1947 parsel sayılı taşınmazdaki 6 nolu bağımsız bölümün kayıt maliki R.. tarafından eldeki davanın davacısı A..'a satış yoluyla temlik edildiği, bir başka ifadeyle, taşınmaz eldeğiştirdiği halde, o tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 186. maddesi hükmü gereğince işlem yapılmadığı ve yargılama sonucunda, kayıt maliki olmayan R.. adına tapu kaydının iptali ile eldeki davanın davalısı P..adına tesciline karar verildiği ve kesinleştiği, davalı Tapu Sicil Müdürlüğü'nün davacı Adnan'ın tarafı bulunmadığı anılan ilamın infazını gerçekleştirirerek, davacı A.. adına tapu kaydının iptali ile davalı P.. adına tescilini sağladığı görülmektedir.Yukarıda açıklanan olgular ile iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimi birlikte değerlendirildiğinde, davanın, çekişme konusu taşınmaz kaydının davalı taraf adına oluşumunun illetten yoksun olduğu, bu nedenle yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu iddiasına dayalı olduğu açıktır. Bu tür davaların mülkiyet hakkına dayalı olarak her zaman açılabileceği de kuşkusuzdur. Bilindiği üzere, Türk hukuk sisteminde, tapu kayıtlarının oluşumunda illilik prensibi esastır. Buna göre, davacının tarafı olmadığı ilamın infazı sonucunda davalı adına oluşan tescilin, yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu tartışmasızdır.Davalı ilk el konumunda olup, iyiniyetli olması neticeye etkili değildir.Hal böyle olunca; davalı P.adına tescilin yolsuz olduğu gözetilerek, davalı P..yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.