MAHKEMESİ : KARŞIYAKA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/06/2006NUMARASI : 2006/84-210Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden davalıya ait bulunan .parsel sayılı taşınmazdaki bağımsız bölümün miras bırakanları Ş. D. Tarafından bedeli ödenmek suretiyle davalı adına tescil edildiğini,miras hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek tapu iptal-tescil veya tenkis isteğinde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece,feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.11.2006 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden H. E F. Doğuç vekili Avukat J. K. geldi,davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden vekili avukat gelmedi,yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü : -KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil veya tenkis isteğine ilişkin olup,10.5.2006 tarihli davacı asilin imzasını taşıyan dilekçe ile vazgeçilmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı,söz konusu feragat beyanının asilin kandırılması suretiyle sağlandığını ileri sürerek temyiz talebinde bulunmuştur.Söz konusu iddianın,yani feragatın hile ile geçersizliğinin ayrı bir davada ileri sürülme olanağı bulunduğu gibi,konusunu teşkil eden davada da ileri sürülme olanağı mevcuttur.İddianın (hile iddiası) her türlü delille kanıtlanması olanaklıdır.Bu durumda mahkemenin beyandan sonra ileri sürülen geçersizlik iddiasını ön sorun olarak inceleyip sonucuna göre bir karar vermesi gereklidir.Ne var ki, mahkemece davacı tarafa feragat beyanının hile ile sağlandığı, iddiasının ispatına yarar delillerinin ne olduğu sorulmamış bu yönde bir inceleme yapılmamıştır.Hal böyle olunca,davacıya yukarıda açıklandığı anlamda hile iddiasını kanıtlaması için olanak sağlanması sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 4.12.2005 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 450,00 YTL. duruşma avukatlık parasının karşı taraftan alınmasına,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,14.11.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.