Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11094 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 9257 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ: KUYUCAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 21/10/2008NUMARASI: 2007/151-2008/322Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı O. P..'ın 21 parsel sayılı taşınmazı ile 1 parsel sayılı taşınmazdaki çekişmeli ev ve yerini vasiyetname ile davalılara bıraktığını, oysa anılan ev ve yerini kendisine hibe suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, vasiyetnamenin bu kısım yönünden iptali, olmadığı taktirde tenkis isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, vasiyetnamenin kısmen iptali isteğinin reddine, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, vasiyetnamenin iptali, olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, vasiyetnamenin iptal isteğinin reddine, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden;miras bırakanı O. P..'ın 01.04.2007 tarihinde öldüğü, mirasçı olarak davacı ve davalılar F..ile F..'yi bıraktığı, miras bırakanın 14.01.1991 tarihinde 1 parsel sayılı taşınmazdaki 163/313 payı uhtesinde bırakıp, 150/313 payını davacıya bağış suretiyle temlik ettiği, 24.06.1993 tarihinde .... Noterliğinde düzenlenen vasiyetname ile de, 21 parsel sayılı taşınmazdaki 239/320 payını ve yukarda anılan, uhtesinde kalan 1 parsel sayılı taşınmazdaki evini de davalılara bağışladığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; miras bırakan sağlığında hak dengesini gözeten kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapmışsa, saklı payı zedelemek kastını taşıdığından söz edilemez. Somut olayda, miras bırakanın davacıya da taşınmaz temlik ettiği, davalılara vasiyetname yoluyla yapılan bağışın da, saklı pay kurallarını etkisiz kılmak kastıyla yapıldığını gösterir bir delilin de bulunmadığı görülmektedir.Öyle ise, miras bırakan tarafından davalılara yapılan bu bağışın, saklı payı zedelemek kastı ile değil, mirasçıları arasında denkleştirme sağlamak amacıyla yapıldığı kabul edilmelidir. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davalıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.