Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11083 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12786 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : TARSUS 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/04/2012NUMARASI : 2010/458-2012/158Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 2.7.2013 Salı günü saat 9.35 te daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; arsa vasıflı çekişmeye konu 3257 ada 155, 156 ve 157 parsel sayılı taşınmazların davacı adına kayıtlı olduğu, davalıların kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan haklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Davacı, uzun süredir yurdışında bulunmasından faydalanan davalıların taşınmazlarını haksız yere işgal ederek üzerine mermer atölyesi kurduklarını, Tarsus 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/106 Değişik İş sayılı tespit dosyasından düzenlenen bilirkişi raporu ile bu durumun sabit olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, taşınmazların teslimi ve ecrimisil istekli eldeki davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki; kaydan davacıya ait çekişme konusu taşınmazlara davalıların haklı ve geçerli bir nedenleri olmaksızın müdahale ettikleri saptanmak suretiyle elatma isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalılar vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Davalılar vekilinin ecrimisile ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davalıların çekişmeli taşınmazları davacının rızası ve muvafakati ile kullandıklarını savundukları, mahallinde yapılan uygulama sırasında bilgilerine başvurulan tanıkların davalıların savunmalarını doğrulayarak 10-15 seneden beri çekişmeli yerleri davalıların tasarruf ettiklerini beyan ettikleri, o halde; bu süre zarfında davalının kullanımına davacı tarafından ses çıkarılmadığı ve uyarıda bulunulmadığına göre, kullanımın muvafakate dayalı olduğu, dava açılmadan önce Tarsus 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/106 Değişik İş sayılı tespit dosyasından düzenlenen bilirkişi raporunun davalılara tebliğ ettirilip akabinde eldeki davanın açılması ile muvafakatin geri alındığının kabulünde zorunluluk vardır. Hal böyle olunca; tespit dosyasından düzenlenen bilirkişi raporunun davalılara tebliğ edildiği tarihten itibaren ecrimisille sorumlu tutulabilecekleri gözetilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ecrimisil yönünden yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı vekilinin belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.