MAHKEMESİ : KEMALPAŞA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/07/2007NUMARASI : 2007/81-2007/192Taraflar arasında görülen davada;Davacı, davalı ile 27.8.2002 tarihinde evlendiklerini, aynı tarihte 2 parselde bulunan 4,5,6 nolu bağımsız bölümleri bedel almaksızın satış şeklinde davalıya devrettiğini, yapılan devrin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-Dava tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 2 parselde bulunan 4,5,6 nolu bağımsız bölümlerin mülkiyeti davacıya ait iken 27.8.2002 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik edildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, 11.7.2002 tarihli oturumda davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmiştir.Aynı yerde müstakil aile mahkemesi kurulmadığı sabittir.O halde, nihai karar başlığında Aile Mahkemesi sıfatı ile denilmemesi eldeki davaya genel mahkeme sıfatıyla bakıldığını göstermez.Nevarki, davacı yapmış olduğu satış işleminin muvazaalı olduğunu belirterek, kendi muvazaalı işlemine dayanarak eldeki davayı açmıştır.Hemen belirtilmelidir ki, 4787 sayılı yasanın 4. md.de hangi davalara aile mahkemesinin bakacağı belirtilmiştir.Buna göre, 4721 sayılı TMK’nun 2. kitabının 3. kısmında yer alan (118-395. md.ler) vesayet hükümleri hariç aile hukukundan kaynaklanan davaların aile mahkemesinde görüleceği sabittir.O halde, iddianın niteliği gözetildiğinde taraflar arasındaki çekişmenin çözümünün aile mahkemesinde değil genel mahkemelerin görevi kapsamında olduğu gözetilmek suretiyle davaya genel mahkeme sıfatı ile bakılması gerekirken aile mahkemesi sıfatı ile bakılması doğru değildir.Görev, kamu düzeni ile ilgili olup, yargılama sona erinceye kadar mahkemece re'sen gözetilmesi gerekli bir kuraldır.Hal böyle olunca davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK’nun 428.md. gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.1.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.